0
Yorum
2
Beğeni
5,0
Puan
647
Okunma
öyle bir fırtınaydı ki gözlerin
gözlerinde fırtınaya tutunuyordu yüreğim
umudu oluyordun
karda üşüyen ellerimden tutuyordun
sonra kırılgan bir yaşamın içinde kayboluyordu gözlerin
yitik bir sevdaya ağlıyordu kuşlar
ve üşüyen bedenine sıkı sıkı sarılıyordum
uzun uzun arkandan bakıyordum
ne kadar soğuk bu kent
ne kadar sessiz
ve ne kadar ölü uykularında
hep bir yaşam büyütüyordum
hep bir sevda
sonra dilime takılıyordu adın
gözlerin ve dudakların
dilim yasaklanıyordu
eski bir yaradan kanıyorduk ikimizde
kirpikleri ıslak bir söğüt dalından düşerken
yitirilen bu yüreğim
bir sevdaya ağıt yakıyordu yasaklı dilimin ucunda
dökülen mürekkebin ahını tutuyordu yüreğim
yoksul bir kentte
ama senden yoksun bir kentte
bir şiir doğuyordu
ana rahmi deşilmiş bir gökyüzü
karanlık bir geceye
hüzün döküyordu sanki
ama yaşamak istediğim sendin
göğsüne başımı yaslayıp
göğün mavisini izlemek istediğim de
ve gözlerine her baktığımda
gördüğüm şiir de
özlenen güneş
beklenen umut
su, ateş ve toprak da
saçlarını okşamak istediğim çocuk da
tanrının yüreğime bahşettiği de sendin
ibrahim dalkılıç
29/12/2016
21:30 izmir
5.0
100% (1)