Tırtar / Kısmet
“-gel şuraya deliganlı ğibi yau
ne işin var e(h)tiyarlarınan, davıl bile dengi dengine demişler gel sen benim yannıma, ben dök deyincekleyin tasınan su döküvü çamırın ortasına, imi gadınım bi yandan çamır garalım bi yandan da iki beşlig bozalım …. böyüyünce bişiy olursun nass’olsa asıl sen onu deyvi, bakalım hıı kimin gızını alcan ırafık” “-bilmeyon” “-neyye” “-daa bire gediyon” “-va(h)! olu(r) mu len iki ğün sonura bi(r) bakarsın herkeş paylaşmış zengin gızlarını, sana bişiy galmamış ben senin yerine olsam, hemen bi(r) zengin gızı belliklerin” “-öyleye madem sen neye beliklemedin” “-işdee ben de senin yaptığını yaptım elim hamır garnım aç, ben mekdep bitsin deyodum, daa şadetnamenin mürekkebi gurumadan va(h)! bi(r) bakdım zengin gızı galmamış, hepiciğini paylaşmış akıllı olannar herkeş gapışmış ben de getdim taa köyün en fakırının gızını aldım benim dediğimi dut, getdi(ği)m yoldan getme” “-neyye” … “-seninki ğibi akıllı dayım yakışıklı bobam da olmayınca, okuyamadım.. okuyaydım, kesin! ağalar-beğler seğidirdi peşimden, “ille benim gızı al” deye emme o da olmadı işdee yaş tahtaya yan basdık, senin anaca(ğı)n, böyle gelmişiyiz, biz böyle gederiz” “-ağalar kim” “-tarlası olannar” “-bobuş emminin tarlası yok mu” “-hani len, bu köyde en tarlası olmayan bi gişi var o da benim bobalık Müslüğ Ebenin bile bahçası var onun yok evin öğünde bi avış yerleri var onu da belleyip iki garık etmezler bişiy dikmezler çağalamazlar sulamazlar; el iki bişiy vercek deye bakar duru(r)lar işte öyle” “-Üsük Dedenin evin arkası var ya” “-var da hanı eken-diken yok yarım dölüm bişiy içinde bi tek payam ağacı o da tohur vermez ya da ça(ğ)laykana Semercinin sıpalar de(v)şiriviriyollar tıh teber şahi merdan sorudup, birbirlerine bakışıp durular ! garı da fakır olunşa; .” “-zengin garı alsaymış ya, o da bi ağa gızı almamış işde bencileyin ömrünü boşa geçirmiş nayeti, bize gadak sirayet ediyo fıkaralık” “-her şeyi biliyomuş, gayıpdan habar veriyomuş ya” “-ben de yutdum hanı?, elde yok avışda yok onunku da mehesizlik; doslar alışverişde görsün önce kendi gayıbını bilsin, döyüs” “i(n)san garısının bobasına ö(y)le demez” “-sen onu kendi bobana annat” … “-sen bana kulak ver, hemen bi zengin gızı bellikle! netçen gerisini” “-tarla uçu gız alını(r) mı” “-emme boba! sen bal yeyceğsen Akgulağın gızını al” “-Azizoğlu bal mı yeyo” “-gayınnasının elini öpdümüydü yer” “Isma(ha)n ölü(r)se” “-o zaman ona arı düşer, ağalar öldümüydü zağır, tarlalar Akgulağ öldü mü arılar damada düşer” “-o(ğ)lannar vermezse” “-govalayvırısın, her bi(r) şey senin olur” “-sizin tarlalar var ya” “-hani len, onnar bizim o(ğ)lanın, o benim gibi etmedi getdi Gundallı’dan aldı gayınbobası ölüvürünce tarlalara gondu, bak.. hinci keyfi beyde yok, ben de sizin i(n)şatda amelelig ediyon, onun amelelik ettiğini gördün mü” “-ı-ıh da, zaten bi yağı yok nasıl etçek” “-va! len o benden guvatlıdır, neye dersen, gözü kör olan sesden annar, mesela Köse emmi tarlasına, evine, Macar Odasına heryere gediyo, herkeşi biliyo de(ğil) mi” “-hıımm” “-bunun gibi, insanın bi azası olmasa, öteki aza onun yerini tamamlar, do(ğ)ru mu” “-dooru” “-bizim o(ğ)lanın ayağı topal emme gafası çok çalışıyo, o yüzden bi bakmış, bizim köyde zengin gızı galmamış, varıvıdı Gundallının en zengininin gızını aldı” “-öyley(s)e senin gızları da alan olmaz” “-neyye” “-ağa değilsin, ne Sışdı Emmiden, ne Bobuş Emmiden sana tarla düşmeycek” “-dedik ya yaş tahtaya yan basdık” “-ben de gızlarıma ağa oğlu bulcan, değilise vermen, ben zati bellikledim” “-kim” “-deyvimen” “-deyvi bakalım, yalan deyon” “-dersem elimden gapdırın emme sana hu gadak deyvireyin bobasının gatır arabası var” “-nolmuş gatır arabası varısa” “-adamın gatır arabası varısa tarlaları düzde demekdir” “-ne yani öküz düzde işlemez mi” “-öküz düzde işler de, gatır dağda çalışmaz, belden sap indirikene, ganlı yuğsa, öküzguvatlı olduğundan direnir gatır neydebili(r)” “-onnarda çarığ atsın” “-bi dur yau, annadıyoz adamın gatır arabası varısa tarlası düzde, işleri yolunda demektir; zengin adam o(ğ)lunu uşa(ğı)nı dağa bayıra yorar mı” “-niye” “-zenginin takası dağları aşar, fakirin ganlısı düz yolda şaşar” “-niye” “-fakirin kendinden başkası yokdur emme zengin felekden torpillidir” “-mesela” “-mesela hasana mesela adam zenginise hasda olsa, işi olsa düğünü olsa, ölüsü olsa herkeş birikiz, herkes her bi yandan hızmat eder, fakirin mezerini gazmaya adam bulunmaz, düğününde oynayan olmaz hasdalığı kendi başına çekeee çeke geberi(r) geder” “-niyye?” “-öyle işdeecik, nenecen zengin gızı almaya bak sen” “-“atınan avrat yiğidin bahtına” demişler de(ğil) mi len ya, zengin gızı deye alısın, bobası fos çıkar, malını o(ğ)luna bağışlar, ifloz eder, bi hasda olsa da amaliyat olsa, harcar neyi var neyi yoğusa..” “..” “-iki ğün sonura benin ırafık okur mamir olu(r) onun uçu(n) ? sana ğelcek gız ıçcık da gözel olmalı bence goluna dakdın mı herkeş “pırava” demeli köydeki tarlanın mamir adama ne faydası olu(r) de(ğil) mi, sen onu okumaycak o(ğ)lannara de benim ırafık okuycak, apartman topuklu bi şe(h)er gızı aldımıydıı mini etekli, duda(ğı) boyalı dah de imanım” “-emme okumazsa, benim gibi en fakirin gızını alır, de(ği)l dik topuk, kelik bile bulamaz töbossun” “-okuyacak başka çıkar yol yok” DİPNOTLAR iki beşlig bozmak / beşlik bozmak: muhabbet etmek, konuşmak, yarenlik gayıp / gaip(gaib)(ama kayıp değil): ortada olmayan, manevi hayatla ilgili, görülmeyen, henüz gerçekleşmemiş olaylar çarık: tatar arabasında arka tekerleğin yere dokunarak dönmesini engelleyen, basit bir mekanizma Çalı/ 2024 |
Anam dedi olmaz dengi dengine
Babam dedi bulsun kendi kendine
Evde kaldım anam verdi culsuza
Oda gitti kaldım kendi kendime.
Yüreyinize sağlık güzel olmuş yazan kalemi kutlarım
HATİCE YILDIRIM tarafından 12/11/2016 5:33:39 PM zamanında düzenlenmiştir.