ne zaman seni sevmeye kalksam
bir vaveyle kaplar  dünyayı
kara parçamda mezhep savaşları başlar.
dostların başı sağ olur, ben ölürüm

ne zaman seni sevmeye kalksam
anlaşır beynimim rejim muhalifleri
parçalanır vücudum bir otopsi masasında
terekem gasp edilir sokak başında

ne zaman seni sevmeye kalksam
saçları yeni örülmeye başlamış 17 lik bir kız gibi
keyfimin kahyası göçe kalkışır burnumun dikine doğru
gider gider yol bitmez


ne zaman seni sevmeye kalksam
diyarbakırı geçmeden polis çevirmesine takılır şiirim
dur ihtarina uymaz harfler
üst üste devrilir sahipsiz sözcükler
vefakar bir yüklem yüklenir yükünü


ne zaman seni sevmeye kalksam
serpilen sofra bezinden kuşların rızkı dökülür
içinde japon balıkçısı geçen bir şiirde martılar aç kalır
göçe zorlanırdı denizler
ne zaman seni sevmeye kalksam.