Tırtar / Hoyran(Hoyran, Mekkeciler, Kumdanlı) “-Kumdanlı’dan; bizim köyde üç gelinvardı Topal Mevlüt’ün, Türkoğlu’nun Bolad’ın ve Zülfikâr’ın hanımları derken Mekkeci diye küçümsediğimiz; Kumdanlı’nın gençleri bizim köye dadandı Emine, Aysel, Müzeyyen, Elif, Ayla, Ayşecik nerdeyse kız almadıkları hane kalmadı”, “-kimi evden iki ğız bile aldılar hincilik” “-Kara Yaşar, bizim köyde koyun çobanı ortaokulun yanına gelince, durdurup minibüsü, ünledi “-hocaa!” diye “-eve gönder(i)ve(r) benim oğlanı” çul, hasır, sinekli keçenin verdiği rahatsızlığı, kesip attı, müzevir, cıvıl cıvıl evin hanımı “-ağa elinizi öpsün damadınız” dedi damadımız onüç, Huriye onbeş belki. Pese’ye öfkeyle baktım, gördü, kaynana ol(a)cak aklınca gazımı alacak; “-bizimoğlan, bizim adetimiz böyle” dedi “adetiniz batsın” desem olmayacak adamlar hamarat görmüş bizim kızları belli. iki komşu köy arasında bu kadar fark olur mu? onbirinde nişanlanmış Ayşegül, duyduğumda kanım dondu. ne kadınlık uyanmıştır onda henüz, ne gönül. çocuktu Ayşegül daha çocuktu. “-beşşik kertmesi - onlarda” “-düğünlerde bayramlarda göz kapakları abartılı sürmeli on’lu yaşların hemen başında nişanlı kızların önlüğünde iğde, leblebi, nohut şeker, lokum, bisküi ayçiçeği, kabuklu fıstık iç içe ikram ederler birbirine kocaman kocaman doldurup ellerini ve önlerine gelen herkese sırtlarında yakacak taşıyan kadınlar yaz boyunca tezek hazırlarlar evde egemen gençlerde sigara ve gelişmiş kahve kültürü tüm cümlelerinde aşağılama sövgü efratdan onlara, haketmedikleri yüksek önemseme ve hoşgörü laubali, özensiz hatta patavatsız bu gençlere kasabalıların hemen hepsi kadınlar, küçükler ve gelinler asla! saygıda kusur etmezler uzun saçları, kirli sakalları ve bağrı açık gömlekleriyle gece geç yarılara kadar külhanbeylik eder sözde içerler ufaklıkların bile ellerinde sigara kirli dişli abeylerine öykünürler anaları-babaları onlarla böbürlenirler kasabadaki bütün çocuklar, “çocuk gelin”ler onlardan ………. “-agam” diye bahsederler herkes yirmili yıllarında sadece ana-baba değil de kayınpeder, dede hele Musa?, yeğeninin kayınpederi “-or(a)da gız evi, burada o(ğ)lan eviyiz bizim o(ğ)lan” dedi otuzlu yaşlarının başında adı “-musa dede”ydi, “tarlalar bölünmesin” içinmiş güya ablası yaşındaki emmi kızıyla evliliği Çalı / 1878 Resim için Sn Nuri Öztürk’e teşekkürler bizim köyün Kayasekisi’nden Kumdanlının görünüşü Senirkent-Yalvaç yolu DİPNOTLAR Isparta Yalvaç’a bağlı Kumdanlı Kasabası (Eğridir gölünün kuzeyini kaplayan) Hoyran Ovasının merkezindedir.. Nazik insanlar "canım" diye hitapları samimi ve candan iken; hoyratlaşan, şımarık gençlerin saygıyı cezalandıran bir ucube, bir bela olduklarını görmezden gelememişim.. beşik kertmesi: bebeler için söz kesilir ve yaşları –onküsur- olunca evlendirilirler tezek: yakacak olarak kullanılan mayıs, hayvansal gübre |