sardunya bakışıan be an tavaf etmese boynumdan, çağlamasa göğsüme o isyankar saçların, görmesem böyle seni yalansız kepeneksiz böyle yalın ayak, baş kabak baldır çıplak, soyunamasam sana yolunu gözlediğim sen ki benim uzak ülke hasretliğim; gütmek kolay olur muydu sanıyorsun şu aklımı kağnı kağnı sancılanırken sana yaşamak… diri bir kıvılcım düşmese aklıma ara sıra. olmasa çocukça inanmışlığım ; seviyorsun diye kandırmasam bakışlarımı, çekilmez olurum billahi çekemem bunca depremi. gözlerin gözlerimin önünden yitip gidiverse bir kere, düşerim çitlembik dallarından leylim! sen olmasan arılarına ısırılırım ben ıssızlığın, yosun suratlı bir kaya ekşiliğinde kargışlanır bana bakışlar. sen olmasan sinsice oynaşır ısırganlar… sapanların meşininde pusuya yatan taşlar dallarımdan tepetaklak serçe avlar… aç gönül pencereni, ahir zamana bırakma beni ! yüzünden öyle bir sardunya bakışı ki iç ürperten, tozlu böğürtlen kokuları getir bana taaa eskilerden… hidayet dal/can sokağı lambaları |