Tırtar / CıbırBİR TARLA NASIL SATILDI KÖY MUHTARINDAN DİNLEYELİM “-bizimo(ğ)lan! sen şe(h)erli adamsın, Goca Çayırdakı dört dönümü vereyin kömeli tarla! ne etsen olu(r) evelallah sen “muhtar! uzatma param yok, tek dönüm yeter bana köye yakın ossun” deyon ya ayıb-olu.. hinci sana gerçi ikisi de yola çıkar ikisine de vesayıtınan var “Köyöğündehi tek dönümü sana vereyin” deseeem sağı-solu baa(h)ç(a) oldu ağaç diksen emeğini gorutmaz sebzeliğetsen gün-görmez, yel almaz, tohur döl vermez eyraltı bişiy dökse onu da guş gomaz.. neyye? neye dersen ……….. !! etirafı hep bahça iki ğün sonura; u(ğ)raş dur, işin-gücün yoğusa olmaz valla emeğin heba bey(h)uda. arpa, buğday, sebze-meyva ne ekersen ek valla hoyuk dik, laylom da ba(ğ)la, isdermezsen içinden çıkma sapanına takgalığuş govala elinden gelenin fazlasıynan emek ver.. durma çapala günaşırı deği(l) de, hergün sula ?? ı-ıhh valla başına varmasan, deği(l) içinden çıkmazsan sulamasan zatinden olmaz ne demişler “sürün varısa başında tarlan varısa içinde” olacan demişler.. “mal canın yongası” zirat bu; ona-buna amanet etmeye ğelmez bi dölüm uçun değer mi değmez.. atdığın daş ürkütdüğün gurbaya değmez.. emme sen “yoğ epap, haftada-onbeşde uğrarın” dersen Goca Çayırdakı dört dölümü alacan yıldan yıla bi yolağ-aşdırcan, iki ilaş verecen ya onbeşde bi gelecen sulacan ya da vercen birine üş guruş ehline suladacan emme ey(i)yannı sen bilin, tek dölüme bi verece(ği)ne dört dölüme iki ver tek dölüm gelcek sene aynı fiyet gene emme bi alma dikdin miydi, dört dölümün dördüne evel-Allah, ben deyen iki gatına sen vizdanı zorla üş gatına ver elini öpene hemi de senesine valla bak, sen sen ol, gel yabana atma sözümü Goca Çayırdakı gonşuların hepiciği de bizim köylü, senden eyi olmasınlar, evel-Allah bek eyidirler onnar da senin gibi mamir dakımı hepiciğine kefilin heş birinden zerre mıkdar zaral gelmez, hemi de seni gollarlar aralarında olu(r)-ğedersin .. neyye dersen; emeğ-emek bi elden bi ele ğelisin olcak ya; ya beli unudmuşsundur- ya küre(ği) ekmeği almışsındır da, duzu unudmuşsundur bizim köylü oldukdan keyri hankısına varsan evel-Allah, hızmat bitiriler geleme(z)sen sulayviriler. emme dediğim gibi eyi yannı sen bilisin …! bana soracağ olusan gel etme-ğetme, sen Çayırdakı dört-dölümü al yatar-gakar bana dova edersin neminazım dediğim gibi; bizim köylü gonşular eyidir. Allahları var, kendileri yok hemi de buradakınnarı bek tanımayon, neden dersen hepiciği de vereseler ataşoğullarıynan, seferoğulları ğibi geçinmezler “bi yanna selem (v)mersen”, ötekinner küserler “neyye o yanna selem (v)merdin” deye ta öyle!; ta da öyledirler gopretif, mıhtarlık seçimlerinde birbirlerine girerler “bi anacık-bi bobacık”olullar .. ayni mitli bizim mencilis işde canım bi yannın desdeklediğini, kimdir, nedir, ne düşünür-ne demiştir gözünün yaşına bakmadan öteyki taraf kösdekler.. neyye? neyeydiğini kendileri de bilmezler? kendileri adam çıkarmazlar karşı tarafın çıkardığı adamın alay(hi)ına garşı tarafın nisabının tenziline çalışırlar neyye! “-onnar olmasın da kim olusa ossun” deye birbirlerinin annacındakınnara pusula atarlar bi taraf! öteki tarafın “Allah bir” dediğine inanmaz birbirlerinden Allahın selamını sakınırlar birbirlerine hırlı soluk solumazlar yolda-belde garşılaşsalar donuz görmüş gibi huylanırlar birbirlerinin salına bile girmezler gız alıp-vermezler caamatta bile aynı safa, yan yana durmazlar bi kaş yıl oluyo;……. Garaçalıda bizim biladerin ağaçları kesildi, bizikinner üst ayağa gakdı, hepiciği her yerden n’oldum öldüm varıvıralım yakıvıralım, yıkıvılarım..! ..? “-varıvıralım, yakıvıralım-yıkıvıralım nası olsa beri yanımızdakı Göyneksizler kesmişlerdir” dediler “-duuuurun” dedim, ? “-durun!!! annayıp-dinnemeden ataşın üsdüne körüğünen getmen” sen hinci o beri yandakı gonşu kesdi deycen de(ğil)mi bana galısa bizi “onnarınan kötü ossunnar” deye ötekinner kesmişlerdir.. bizikinner “-haklısın valla bizimo(ğ)lan” dediler “-meselemenin bu yannı bizim hiş aklımıza ğelmediydi “-bunnardan her türlü melanet beklenir” deye sineye çekdiler.. neye! uyuvusan ……… bela tütüp galacak ötey yandakınnar seyredecek gülüşecekler keyiflenecekler ………… seninki “-haklısın ırafık amma param yetmeycek” dedi “-yau epap” dedim “-bana ilazım olan bi toktur parası üs yannı ne zaman verisen ver gocağarı hasda olmasa, amenna! onu da demeycen hatda da tarla satmacan gecenin leylisinde geldik doktur hu demeden para dedi hinci ben nerden bulayın da gerisini veri yatarsın seni sık boğaz eden mi var” “-valla onu da pangadan çekecen” .. “-olduğu olcağı bu, bana piyangodan mı çıkacak, ben de, ha hanıma alıvırıyon ıramatlık gayınnanın terekesinden üş guruş düşmüş sehmine de el kiri işde!... .. ha! “zerzebil olup, getmesin” dedik ha! ilerde imkanımız olur da elimiz bollaşırsa amenna! içine bi tol yaparız dedik” dedi gasıtdı illa, “sen bana o tek dönümü ver” “-ne var elinde” dedim “-geşmiş gün “-şu” dedi! acıdım haline, aldım gabil etdim.. “pekey! tamam ağğa.. öyle ossun” dedim “-get nalet olsun, kiminin parası kiminin doası öyle oluvusun bakalım, sen hinci Köyönü dekini mi dedin var hayrını ğör Allah gönendirsin pekey epap, “-demediydin” deme yengen hasda olmasa valla tarla satcağmız bile yok emme madem alımkersin , öyle minasip gördün dört dölümü yarı fiyetine almak varıkene bahalı bahalı tek dönüm inşallah hayırını görüsün” tokalaşdık …….. “-valla aynen böyle dedim, o senin bildiğin gayınnarın gatındakı tek dölümü aldı, gışa ğalmadan almalık gardı nayeti dört evlek yere dört fidan dikdi çok sürmedi bizden intikal Köyöğündeki tek dölümü satlığ etdi bizim arkıdeş bi dölüm almalığı kim alcak sanki dört dölüme yüz ağaş dikersen tek dölüme on-on-beş, belli deği(l)mi gari işin aslı ……. benim gayınnara minasip ga(y)ri ya onnar da “-aldığın fiyete gabil bizim tarlaya takgaya etiyacımız yok ki” demişler tabi işin aslı yalan deği(l) hakgaten adamlar tarlayı netçek ilazım ossa zati bana vermezler bizim bobalıkdan meres bizikinnerde köyönü deye zahır dört o(ğ)lan iş yanda.. yoldan yanını da bize, üleşdirmişler valla ne kendim mardım ne de bizi(m)kini yolladım ne dediler ise gabil” .. “bi yaygara! bi cıbara seniki “Cıbır’a aldığı fiyetin on gatına satasıymış” kimse inanmadı emme essah çıkdı! .. “-valla bizimo(ğ)lan ben o gosgoca köyün bunca yıllık mıhtarı olalak yüzküsür kilemetre depdim senin şerlinin aya(ğı)na gadak getdim ?? “-leyn Gaya bey bişiy duyduk Allasen essah mı, aslı var mı yau?” gayat laubali “aslı olmasa kerem yanar mı ne duydun ben nebilen muhtar?” “sen benden entikal tarlayı bizim köylü Göyneksizlerin Cıbır’a satasıymışsın?” .. “hee!” .. “etiyaş zuhur etdi satlığ-etdik kimin nesi bilmen, Nuri bey almak isdedi “hu fiyet” dedik “gabil” dedi hayırlı osun dedik” ? “eyi de Gaya bey len o neyinen alcak Allasen” … bak Gaya bey var benden güçcüğ ol, aya(ğı)na gadak geldim gel etme-ğetme elini ağa(ğı)nı öpeyin, bize bu zulümü etme arkadaş eyidir hoşdur da adı üsdünde Allahın cıbırı sana neyinen ödeycek o parayı, ikiğün sonura sulf olamazsınız!” kime deyon boba gasıtdı gafayı okara “nuh deyoru, peygamber demeyyo” başladım yalvarmaya izah ediyorun fira “bak bizimo(ğ)lan ! tabi ne de olsa elsin, bizim köyün yabancısısın durumu bilmeye bilisin eğerine ki, burayı Cıbıra satarsan paranı alaman emme hemi de valla- hemi de billa goca köyü birbirine gatarsın hemi bi de isdediğin para Gaziri Ovasının benin deyen yerinde valla-billa tam yirmi dölüm parası bizim gayınnar nerden geşcek yoldan yanı Cıbırda olunşa onarı ordan geçirtmez onnarın oldu-bitdi ıldızları barışmaz, gan çıka(r)tdırısın kiminin parası demiş, kiminin dovası gel etme-getme, burayı Cıbıra verme ikiside eyi gonşudur, benim gayınnarın elin etlisine-sütlüsüne garışmazlar ekmekleri yenir, suları içilir senden eyi olmasınnar temiz arkadaşlardır ikisine kefilin evelallah beni gırmazlar, hankısı alısa alsın-varsın sen alca(ğı)n paraya bak zaralı yok, cay!, ben onnardan alıvırayın sana o parayı maatdabın onar değil benin dediğim gibi bizimo(ğ)lan bi eyinlig unudulmaz, bi de kötünnüg bak sana yalvarıyon; ben bu dövlete onyedi yıl bilfiyil mıhtar olalak hızmat etdim elhamdürillah en ufak bi (v)mukatım yok şükür emrine! emme ………… sayanda bi mukat garenti.. bu durumdan bi mukuat çıkar, bi boklama olu(r)sa anam-avradım olsun yakana yapışırın ………. hem malla-hem billa çoluk-çocuklarının sebebi sen olusun bana verdiğiyin iki ğatı .. üş gatı dedim “ı- ıhh” … “neytceğmiş cayan” .. “neytcek ne cayan iki gatı tazminat mı verecek yau epap, Cıbır sana ne verdi de, senden neyin iki gatını ne isdeycek bırak Alla(h)ın aşgına ne senedi yau emme sen bilin valla “-gocaköy birbirine ğirdi” deye Hürrüyet gazatasında çıkarsa seni anayasa mahkemesine verin, kamı davası aşdırın” dedim, seninki gayat bişgin “-o sizin porobleminiz”dedi apışdım galdım, “-neeeee!” demişiyin sonura get nalet ossun, gözelliğinen halledeyin deye altdan aldım yımışacıık, inekden süt endiriyomuş gibi çocuğa iş dutduruyomuş gibi böbeğe inne vurduruyomuş gibi “elini ayanı öpeyin sış boklarını yeyen” “ı-ıhh!”.. “-eyi kine dabancayı filen almamışıyın belli olmaz valla insan çeker vuru(r) bunun böylesini gene aşşadan aldım bak epap, sennen irtibatı keserin epap bile demen seni Türküye Cumhuriyeti Başsavcılığı’na ağır ceza ireysine ihbar ederin bu köyün mıhdarı olalak hakkında suç duyurusunda bulunurun kamı davası aşdırın Anayasa ma(h)kemesine verin “köydeki gıtalliğin müsebbibi bu arkadaşdır” derin iki-ğözüm önüme aksın şartlar-şart osun üşden-dokuza dinime imanıma anam avradım ossun, valla-billa ederin etmezsem namerdin kendimi köy meydanında düzdürün eşşek olu(r) anırırın dedim ……………… yok boba yok! bana mısın demeyyo! şaş gardaş! bakdı iş ciddi okarıya doru bakdı bekledi.. şükür insafa geliyoru dedik narasın gardaş.. bekledi.. bekledi gafasını gaşıdı nayet seninki “-madem öyle Nuri Ağayı ikna edin, ondan alın” deme(z) mi “-yau gardaşım gosgoca köy mıhdarı olalak aya(ğı)na gadak gelmişiyin elini ayağını öpeyin bak sana yalvarıyon ha ıçcık da sen elini vizdanına goyvu hinci ben Cıbır Nurinin aya(ğı)na mı gedecen zatin önüşden beri bırak mabbeti selem (v)merdiğimiz yok hele seçimden bu yana gonuşmayoz kine deyelim ki .. deyelim ki.. gonuşdu; bizden yanna satmaz kine hele bizikinnere asla ve kat’a” dedim Cıbır bize satmaz! o satsa, sülalesi satdır(t)maz, .. adam bizinen bazarlığa ga(l)kışsa Göyneksizler denen o tingozalar onu köyden sürerler valla kimse tarlasından geçirtmez gayfaya çıkartmaz gızlarını alan olmaz baka-galır valla o da böyle bişiyi göze alamaz” ….. tulumun bini bi para emme seninki hiç oralı değil, “-varidatı-sermiyası-geliri ya da başga bişiyi yoğusa bana borcunu ödemeğ uçu mezbur satacak, nası(l) olsa size satmazsa? siz de sattığından alısınız” dedi eyi de Gaya beyim! eyi de mezburen gene kendilerinden yana satar, hiş bize satar mı? ondan alan da bize satmaz ki .mına godumun tingozaları valla iki ucu boklu deynek halt etmiş borlumbok bi durum .. seninki epili bi düşündü “-hıh!” dedim gönlü oldu şerefsiz deyyusun haralda bu goya aşşadan aldı “-o zaman” dedi durdu , durdu, höyle bi sağa-sola ğetdi yüzüme bakdı ……. (de) ……… “buyur?” ? “-sayın mıhdarım … gözlerini kısdı “-evvet beyim!” “-ben Nuri Ağaya bi danışayın” “-ne!” demişiyin .. “-sen bizim boynumuza ilmeği geçiriyon ipin ucunu da Cıbıra veriyon valla ayıb-ediyon Gaya abeyim sen beni iresmen harcayon .. ben köydekinnerin yüzüne nası(l) bakacan, zati o Cıbır derde derman uçu.. derde derman uçu barnağa işeyvimez bizden yana “hüüff” bile deyvimez .. kırk yıllık Göyneksiz, Kırt Nuri, Allahın Cıbırı iresmen ağa oldu hemi de “Nuri Ağa” onyedi yıllık mıhdarın, bu ğadar irezillik gelmediydi başıma elimiz mahkım boynumuzu kösdük “-nalet osun hallet hu işi nası halledersen, kaça halledersen” o ğece, gözümü gırpmadım vallahi-billahi.. ? aççık kendimden geçiviriyon Cıbır Efe bi föter keymiş, Mersedesin arka yandan iniyo gayfada herkeşe çay ısmarlayo benim gayınçılar işmecen” dedikçene ne gadak çay varısa yedek-medek yüzlerine hayalarına döküyo basıyo gışlarına kımşıyı çin işkencesi, ermanı mezalimi çekdiriyo bana file iresmen emireri mamelesi çekiyo mıntıka temizliği yapdırıyo ot toplatdırıyo yat-gak-sürün, seğirt yüz şınav benim iki gayınçı, ayaklarımdan dutup galdırıyollar geri geri çekiyollar .. ben ellerimin üsdünde burnumu saban edip, ayrıklı tarlada çi(f)t sürdürüyo anamdan emdiğim südü burnumdan getirdiyo onnar, işi gaylangaş dutdular mıydı yeyollar gırbacı depelerine emme ben mayışdım mıydı ıscak yağ döküyo fücuduma, hayalarıma gayınçıları ver Allah ver nodullayo ahaliye seyretdiriyo, zor(u)na bakmayana, gülmeyene onu şakşaklamayana etmediğini gomayo vala candırma getirtmiş bi tabır.. onnara bi işaret ediyo candırma bize ataş ediyo bakıyo görüyo ki candırmalar bizi vurmayo alıvırıyo ellerinden makeneliyi yaylım ataşına dutuyo bizikinneri goca goca sürü köpeklerini kıskırıvırıyo üsdümüze o ilannar-çıyannar cabası cehendem bundan daha gorkunç olamaz, cehendem de bile böyle bi zulüm yokdur şeytanın aklına ğelmez böyle bi eza-cafa anam avradım ossun o ğece saşlarım ağarmış serim-sebebim o şeerlidir o şeerli denen ganı bozuk Gaya beydir yağlarım filen eridi, kayışım iki delik birden bollaşmış ha deyinşe kendime gelemedim, essahdan zopa yemişiyin gibi her yannarım sızım sızım sızılayorudu .. bizim böyük gayınçı adamcaaz kesenin a(ğ)zını aşdı, varını yoğunu sarfetdi o goya Nuri a(ğa)dan aldığımız o tek dölüm yok mu işde orası müsebbibim.. hala böbreklerim sancıyoru hâlâ ya gabızın, ya amelin narasın yemeden işmeden kesildim gar getirtdim Gök Mustafa’nın Bayrama, Goca Dağdan içim yanmış içim dinnermiyin” “-Beyefendi goya ırazı etmiş Cıbırı otuz dölüm parasına sulf oldu meğerise Cıbırdan pey olalak aldığı, bi cığara parasıyımış Aşcı Üseyinde garnını doyurmuş, bi bire içirmiş, iki cığara buna iki paket de tütün alıvımış Cıbır köfte, cebine de bi yalan söylemeyen bi yüz lira sıkışdırıvımış hepiciği bu! Cıbıır? cığara dağıtdı köyde, öğüne ğelene “-için .mına ğoyan beleş enayi parası” deye .. valla billa aynı mitli ürüyamda gördüğüm gibi .. tabi bizim gayınçılar almayollar o zorunan herkese bi de gulağ-arkası veriyo yüzümüze baka-baka söğdüğü de içime oturuyo valla Allah mafaza şeytana uyup da bi bela çıkarmadılar ne de ossa galender arkadaşlar yau bu .mına godumun tingozalarını köyden atmanın bi yolu yok mu harp file mi çıksa da gavıra atıyon deye, kim vurduya getse döyüsler ya da ahaliyi toplaycan üs(t)lerine salcan .mına ğor valla tükmüğüne boğarız bunnarı neye köyde durular bilmen ki tarla-takka yok mal maşat yok bunnar da emme varısa hepisinde beşer-onar sıpa hepisi de avlıkçı, tabi keyfleri bey de yok “bi abıkata filen sorayın bunnarı köyden süreyin” deyorun gafamca neçeden sonura herkeşin a(ğ)zında, senin böyük gayınçı hayallamış Kırt Nurinin gapıyı çalmış meğerisem Cıbır da“-toh” deye yanarımış “-şe’rliden bi senet alsaydım tanzimat uçu” deye dizini döğmüş bizim otuz dönüme denk, o tek dönüme alma garmış esgi sahabı tam oniki fidan gayınçı hepiciğini köklemiş atmış şe(he)rli beyefendi baya bonkörümüş bonkörümüş valla bi cığara parasına ucuz atlatdık vartayı köyü birbirine gatmak varıdı ……….. bi de harcadık mıhdarlığı! da! efendime deyen!; bin nasihattan bi musibet evladır derler bizikinner de, Göyneksizler de gan davasından caydılar, bilâ meçcane, sulf oldular Allah şe’rliden bi deği(l) bin gatından ırazı olsun “bizi meçcanen sulf etdi” dedi Göyneksizler bizim saşların ağardığı “köpeğ aya(ğı)na su dökmüş gadak” höküm ifade etmedi amma bu sayada bizim devr-i mıhdarlık bitti mezbur galalak feragat etdik Göyneksizlerin benim hanım “-bi-ta seçilise takavit olcak” deye epili bi gıç atdı, bobalık gilinen kötü oldu el öpdü, gıç yaladı olmadı gapı-gapı dolaşdı emme “söz ağızdan çıkar, ben söz vermişiyin” demişler bakdım (adaylık) gosam gene gazanacan, “-ı-ıh” dedim arın bokuna Allah da belanı versin şe’rli isdikbaliminen oynadı gavat hadi mıhtarlık neyise de tekavit olma şansı valla sayasında o da bitti bakalım gari gelcek seçimlere bizim yalvar yakar, gazinoda balık ısmarlayıp da boççaya ğodurduğumuz okul-mokul, yol-su, ganelizasyon bu tingoza Göyneksiz mıhtara nasib oldu gerçi vatandaş biliyo da namıkördür bunnarın değilise gelcek seçim de geri alırız mıhtarlığı ölmez sağ olusak” Resim; Köyönü Mevkii (Eğridir Gölünün Kuzey uç sınırı) tabi bir asır önce terk edilen Gaziri köyü için köyönü.. şimdiki köyler 5 Km uzakta dağın eteklerinde DİPNOTLAR eyraltı: zayıf, ufak-tefek, önemsiz, yuka, olağandan küçük dökmek: çiçeğin meyveye dönmesi, oturması takkalı kuş: başı hotozlu, meyvelere musallat olan bir tür (göçmen) irice serçe nisap: yeterli sayı, oy çokluğu pusula: mektup, yazı, not, kastedilen oy hırlı : uslu, güvenilir, dürüst iyi, tersi; hırsız hır: kavga, gürültü, hırlama anlamına geliyorsa da burada ses düşümü ile aslında hayırlı soluk solmazlar mı denilmek istendi yoksa hırlı / hırsız zıtlığı ile hırsız eli uzun, hırlı da dili uzun mu demek bilemedim. alımker / alımkâr : almaya niyetli, cıbır: bitli, sefil, beş parasız, pulsuz, çulsuz, çok fakir boklama: ikilik, zıtlaşma, kötülük, bela, içinden çıkılmaz durum, iki ucu boklu deynek apışıp kalmak: şok olmak, abandone olmak, çok şaşırmak, kalakalmak şakşak: alkış kıskırmak: kışkırtmak, birilerinin üstüne salmak |
Kalemin susmasın
______________________________Selamlar