Müjgan, Irz ve Tufan MevzuAh bu dem Dembedem içimde büyüyor sessizliğimin dibi tuttu bu tufan Nuh’un kinden yaman Ellerimin altında büyürken birdenbire Umutlu konuştu çocuklar umutlu ve güneşli koşuştular yollar boyu ben hepsini ayaklarından vurdum Vurdum ve ardıma bakmadan ürdüm Müjgan Ürmek itlere ve insanlara has bir meziyet artık Büyüyüp umutsuz öleceklerine böyle bitsin bu güneşli hikaye yarım ve mağrur... Benim birşeyim yok Müjgan Beni benimle bırakma yeter Memleketimin uzak dağları gibi yalnız ve yitiğim Burda ar/alıksız kurşun yağıyor Kirpiği incilse savaş sebebi sayacaklar elbet bunuda umursamayacak İnsanın en büyük ilhamı ölümdür öte köy fakir ve ıssız Müjgan... Bir kuş konmadan daha dalımıza komaya sokuyorlar içimizde çırpınan heyecanı... Dün dündür bugün bugündür Müjgan Dün yalan söylediler bugün yalan söylediler yarında söyleyecekler / Masumiyetin öldürüldüğü yerde kelli felli adamların erkeklenip söylediği kelimeler hükümsüzdür diye öğrettiler bana ... / Ben bu şiiri bir aydır yazıyorum Müjgan Bir ay dediysem öyle sürekli başında durmuyorum uyumaktan çalışmaktan karnımı doyurmaktan sigara tellendirmekten arta kalan neyse o kadar yazıyorum Yani senin anlayacağın çok yorgunum Müjgan Bazen Caligulaya özenip Neptüne savaş açıyorum Denizi bıçaklayacak ordularım olmadığını anladığımda Deliliğim de geçiyor... Anlayamıyorum İnsanın deliliği nasıl başını alıp gider Ne zaman sokağa çıksam yüksek rakımlı bir boşluktan çırılçıplak bırakıyorum kendimi ölmüşlüğüm değil çıplaklığım manşette... Biz sadece ırzımıza hangisi daha az acıtarak geçecek Diye hevesleniyoruz Anlayabiliyor musun Müjgan |
Ama biz hepsine ürmekten geri durmadık, ne pis bir ego savaşı, varlık savaşı bu....