4
Yorum
9
Beğeni
5,0
Puan
1262
Okunma

"-bu Lele(ğ)in Imız,
bi de bizim o(ğ)lan
Belik Güneyden toplamışlar dağeriklerini
gelip tekerine çul serilmiş kanlının gölgesinde oynayokan,
has erikler koyun,
dağ erikleri geçi,
bi yandan da
"çiğdem derki ben âlâyım yiğit başına belayım
hepisinden ben alayım benden ala çiçek var mı?"
"gelin ayşem suya getmiş
yosunları tuta tuta",
“menevşe buldum derede,
sordum evleri nerede"
"küçük ayşe, küçük ayşe napıyorun bana söyle
bebeğime bakıyorun ona mama yapıyorun"
"küçük asker, küçük asker
napıyorun bana söyle
tüfeğime bakıyorum
takır takır atıyorun"
filan deye, okulda belledikleri
türküleri söylerlerimiş.
senin koyunlar fazla,
benim keçiler az derken,
erikleri yuvarlayarak yarış ederlerimiş
kayıp fuanları karşı tarafa verirken,
bizim oğlan üttüğü nevaleleri yemiş
Imız erikten yana, top yekün ifloz etmiş
o da şeytan bi şiy; bir tavuk tüyü bulup,
"-benim de tavuğum var." demiş
bizim o(ğ)lan da daha böyük bi tüye;
"-benim de horuzum var"
demeye galmamış, Imız neğadar aradıysa da
horuz guyruğundan bulamamış amma;
dünekteki horuzun guyruğundan epey bi goparmış
bizim o(ğ)lan da ondan geri galcak değil ya;
o da varıvımış öteyki horuzun guyruğunu budamış.
Le(y)lek Hatması kümese tilki ğirdi haralda deye
güpürdümünen eve varıvımış
cascavlak tavıkların çığrışına yetişmiş emme
horuzlar da dımdızlak galmış."
DİPNOT
cavlak: tüysüz, çıplacık, kel, açık
cascavlak: soyulmuş, tüyü yolunmuş, çırılçıplak, iıplak kalmış
5.0
100% (8)