YEĞNİ MEKTUP VE GÜL
ah sevgilim ne kaldı geriye
toz ve kül savruldu gül hançerdir sevi geceden yaklaşan mühürlenmemiş dudağın zincirinde yenilenmedi zindan kırık dökük anılar akıp giden ırmaklarda küller içinde harlı bir hazandır gül ah sevgilim ne kaldı geriye çıplak suyun maviliğinde yazgısını değiştirmedi bu gemi kan revan gül zindanım güvercin sesleriyle dolu görkemini yitirdi yüzyıllık uykularımda elinde kırık dökük anılardan kalan yeğni bir gül ah sevgilim ne kaldı geriye duvarlar kara yas avlularda güvercin sesi yabanıl kederler haykırıyorum kafesinde yalımlı kuşlar umarsız çiçeğe kesmiş erkenden bahar samanyolundaki en parlak yıldız kayıp çık gel adanmış çöllerin seraplarından sessizliğin öteki kıyılarından yar deniz kül rengi güz tutuklu kırlangıcın kanadında esrik bir şarkı boşlukta anıların yenilgisi bu çiğlerle ört gül hüznü zamanı elimde kırık dökük anılardan kalan yeğni bir mektup |