Tırtar / NadasNadas sabah serinliğinde; nadasdaki öküzlerin zevlelerini çekip -kuşluk vakti - boyunduruktan bırakırdık dizboyu çayır Aptalderesi karşıdan karşıya geçmek için taştan taşa sıçrardık olmadı çamura batardık, Aptalderesinin bayırında, Sakardaşın alt yanındaki saksağan yuvası dağarmutlarının gölgesine indirirdik mataralı-azıklı heybelerimizi muhabbete can atardık öğle sıcağında, sıcağın gözünde, çaresiz hayvanlar kuyruklarıyla at sineği kovalar, olmadı cağnarlar öküzler kendi halinde katırları, beygirleri duşar, erkek eşekleri dişindirikten kurtarır kuskununu gevşetir, palanlarını indirir, örkünü sikkesini çakardık.. saksağan pislikli ahlat ağacının daracık gölgesinde ayıplı masallar anlatırdı yaşça bizden büyük olanlar anladığımızı anlamasınlar diye salağına yatardık gölgede mevzisini almış olurdu yakın tarlalardaki abeylerimiz Mullapak Tepesi, Gölyeri, Yazılı, Davullu, nadas edenler tam kadro Aptal Deresinde hayvanlar, sövgülü muhabberin bini bir para, kaybederdi kaçıranlar.. o daracık gölgeye hiç değilse başımızı sokar açık baldırlarımızı umursamaz yer kapardık Söğütlü Çeşmenin buz gibi suyu otuziki dişe keman çaldırır söğütlerin gölgesinde deri peynirli, ommaçlı azıklar açılır saygın ağabeylerin tarafına efrat seçilir akla gelmedik oyunlar oynardık duru(r)kana ; sikkesini söken, örkünden boşanan erkek eşek saldırır gancıklara gancıklar kaçar, sıpaları, kırıları arkalarında gözüyün alabildiği yerleri turlarlar elbirlik eder, yakalar, getirir artık, daha ihtimamlı çakardık unutulur açlık, öküz, yaş, akrabalıklar kavga, şamata gırla, ölümüne oyunlar ketempereye gelen kinlenir, küser, cınnır gücü yetmeyen çocuklar derken öküzleri -böğelek tutar- hem peşlerinden koşar hem de ağlardık.. DİPNOT zelve: öküzü boyunduruğa hapseden pinar çivi. kuşluk vakti: sabah ile öğle arası duşamak: hayvanların ön ayaklarının birlikte bağlanması, otlamaya bırakılması, kösteklenmesi dişindirik: eşek ve atların boynuna bağlı ip kendi içinden ve hayvanın ağzından geçirilerek zaptedilmesi kuskun: semer(ya da palan)in ileri-geri kaymasını önlemek için eşeğin kuyruğu altında, arka ayaklarını içine alan yassı-geniş bağ, götlük örk: yere çakılan kazık (sikke) ve hayvanın bağlandığı zincir (ip), hayvanların kendi kendine otlaması için bağlandığı ip.. efrat /efrad : kişi, efrat diye kastedilen karşılıklı oyunlarda taraftakilerden biridir duru(r)kana : durur iken, hiçbir şey yokken, aniden kırı : hergele, yaşını doldırmuş sıpa böğelek: göğen (arı büyüklüğünde sinek)(ya da atsineği) ısırmalarından kuyruğuyla korunmayı baş edemeyen öküzlerin kaçması böğelek tutması: öküzlerin rahatsız olarak çılgınca kaçması RESİM için Sn Gürcan EKİCİ’ye teşekkürler. |