Tırtar / Camhayatımız bu köyde başladı, bu şartlarda çizildi ufkumuz. tek odalı, penceresi tek camlı evlerde geçti çocukluğumuz... ocak başında ısınırdık kışları yağan karı kürürdük , kar dolardı avlumuz yağmur yağmadan daha, dam akardı yuğguyla başlar, farkıtla sürerdi korkumuz bu kışın böyle, baharda nadasa bir uçtan bir uca öküzün arkasında çiftçi tarlanın yeşil rengi, toprağın karasına toprak kül gibi, kesekli değil ki övendireye nodul, sabana çalı neden gerekli bir uçtan bir uca öküzün arkasında an başında, öküzlerle dönülür yemyeşil otlar düşer toprağın altında pulluk alt-üst eder toprağı, otlar toprağa gömülür. ben daha çok; pulluğu şöyle bir atıp öbür çızının başına saplayıvermek ve tarlayı belli aralıkla sürmek kaygısındayım babamın acemi öküz öğretmesine kızar, odun taşırken eşeğe, kağnıda öküze acırdım... domur-domur terler çiftçinin şakağı, süzülür, süzülür boynundan aşağı ıslak, toprak testiden, toprak kokulu suyu içerken çenesinden sonra yol eder inceden bağrındaki kılları süzülür süzülür bağrından aşağı DİPNOT kürümek: süprüntüleri kürekle atmak, tırmıkla ötelemek yuğgu: taş silindir, toprak damın akmasını önlemek için sıkıştırmada kullanılır, loğ kesek: çift sürülürken, toprağın sert ve kütleli şekilde olan sertleşmiş kısmı, ha deyince ufalanmayacağından, kırılması veya tarlanın sürgülenmesi gerekir çızı/çizi: çizgi Çalı Sh: 1415 |
Eski evimizi hatırladım.
Toprak damın kürenmesini,
karları..
tebrikler,
selamlarımla..