Bilseydin..kasırgaların öfkesini alnından düşürdüğü hüznü savurduğunu... bilseydin... Onulmaz yerlerde, kumsalda gıcırdayan teknelerin sesle ağladığını duysaydın dağılırdı mazgallara iç süzüşlerin kendinden kaçışını görürdün. Bulutların gözyaşı düşürdüğü gün sana toprak kokusu taşıyacak göğsün üstünde nice sancılar mavisine bulanan türkuaz düşlerle gök gürültüsü alkışını yapacak en bitti dediğin yerde... Şimdi git... düşer belki yanına meltem kokusu izini temizleyerek arkandan, unuttukça filizlenir özlem çiçeği ellerimi sürerim avuçlarım bereketlenir. Yeniden gelecek yolların sinmişken kokun hazanda zaman kırpıntıları kaldı yanımda hatıra kıyılarıma çekilecek menevişli halin epridikçe sevgindeki gerçekle düşeceksin hep tanıdık yanlarıma... Yalnızlığın bakışı değerse en bildik yerlerimle avun şimdi bende kalanlarla sarıl kendine tangonun verdiği en asil haliyle bırakma belimdeki elini.. Şimdi Rodrigo zamanı ekim özlem biriktiriyor bir yaprağın sarısında sabırsızlanan zaman bir tutam gölge saklıyorum senden unutmayayım diye yarınlara... |