YIKMAZ BENİ GİDİŞİN
Gül yüzünün gölgesiydi temennim
Gözlerinde yaşamaksa devletim Ruhuna dolup kalbinde yanmasam da Avuçlarına gömülmekti hayalim Olmadı, gülmedi ki bir kez bahtım Kaçtım senden, dünyanın hengamesinden Yalnızdım kalabalıklarda Kimsesizliği de iyi bilirim Tam da bu yüzden öldürmez beni Dönüp arkana bakmadan çekip gidişin Acının kucağında emzirilmişim Tahir’i Zühre’yi Aslı’yı Kerem’i Hem Mem u Zin’i Mutlu bitmeyen bütün hikayeleri Satır satır ezberlemişim Koymaz ha bana gidişin Düşmem viranelere bir daha Bilmez misin gül yüzlüm Değil bu beni ilk öldürüşün Bu yüreğe çok gelmez gidişin Vedaların hem elvedaların aktörüyüm ben Kırıktır kalbim döküktür yüzüm Azapla geçer gecem gündüzüm Korkma itiver gönlünün uçurumundan Düştüğüm yer Bil ki sensiz cehennemimdir benim Kalbime düşen Kalbimden düşen sevdam Ağlama sen Hıçkırıkların duyulmasın Gidince mabedinden Kuruyup kalmam öylece Kahrını öğrettin sindire sindire Ki göğsümde saplı duran Bu kaçıncı paslı sancı Ben, Uğruna dünyayı yakan adam Ateşlerde yürüdüm yalın ayak Cam doğradılar içime Şikayet etmedim Derman da aramadım Hiçbir vakit derdime Aşkın güzergahında Galip Dede’nin postuna oturmuşum Ateşten denizleri Canım yanmadan Bir ah etmeden Kulaç kulaç geçmişim Şimdi yıkmaz beni gidişin Bir kez selam okundu Yaranım kıldı namazımı Bir kez öldüm ve gömüldüm Yakmaz gayrı ayrılığın ateşi Baharımda kaybettim ben o güneşi Bundan gayrı Gül bahçeleri, sonsuz mavilikler Bütün aydınlıklar senin olsun Karanlıklarsa benim Söndü ruhum Dahası toprağa bakıyor kalbim… |
Beğeniyle kutlarım...
................................... Selamlar...