KALEMBir dilin var söyler, avazsız sessiz, Kara gecelerin gülleri, renksiz, Karışık mevsim de zaman ahenksiz; İçinden kervanlar geçip gidiyor. Yaşlı çınarları biçip gidiyor… Kelam, durmak bilmez sadır da darda, Kötüye isyanlar sinede, zarda, Ne baharlar gördün borada karda; Meydanlarda yansan dumanın tütmez. Asırlık derdine derman kâr etmez... Gaipten hazırdan yazar durursun. İçimi dağlayan sözün son kurşun. Sen insanı habersizce vurursun; Tetiğe dokunan parmaklar bitmez. Senden başka kimse menzile yetmez. Pusuda bekliyor kalleş süvari, Hakikat kulağı gayri de sâri, Hilkat garibesi doğuştan ari, İçinde ki âdem etme dur diyor. Tümce darılmayız hadi kır diyor… Sözde etkisizsin çoğuna göre, Karın da doyurmaz sendeki töre, Tüm hain bakışlar dönse de köre; Aşkın, ıstırabın kimseye yetmez. Çalısız bahçelerde bülbüller ötmez… 13.02.2016 Abdurrahim KÜÇÜK |