BAŞLARA BELA BAŞLAR
/Karanlıktaki renkler,aydınlık günü bekler/
Dün efendi bildiğim,bu günlerde kapkara, Sahnedeki beyaz yüz,kulislerde maskara. Gündemde kalmak için inanılmaz rezâlet, Adam diye sarılır yontulmadık taşlara. Hüneri aldatmaca,içi dışından farklı. Gösterişi pek sever,övünmeye meraklı. Yalakalık içinde,birkaç sahte nezâket, En samimi zamanda en çirkin yanı saklı. Palavralar atmaya meydan öyle geniş ki. Alkışlanan sözleri; dedim,dedi,demiş ki. İftiracı mantıkla akıl almaz rivâyet, Sinir bozan davranış,peş peşine çelişki. Birileri tepeden tetiğe dokunuyor. Bir bakışta niyeti yüzünden okunuyor. Üç günlük saltanata âlet olmuş siyâset, Dev gölgeli cüceler orada oturuyor. Ele telkin verirler,kendileri uymazlar. Deveyi amuduyla yutar ama doymazlar. Kokteyl,balo,parti,her gün türlü ziyafet; Açlıktan sürünenin feryâdını duymazlar. Efendiden köleye,hiyerarşik buyruklar. Gayet muntazam örter mâlum yeri kuyruklar. Vicdanları özürlü,kataraktlı feraset, Aptala cennet olmuş, cehennemî ufuklar. Duygu kemirgenleri sağlamdırlar çeneye. Alın terine düşman,asalaktır emeğe. Vitrinleri büyülü,mutfakları necâset, Yoksulu çağırırlar böyle iğrenç yemeğe. Kulak yırtan şamata,ışık saçan neonlar. Rengarenk şişirilmiş kendi gibi balonlar. Siyaset tellalına yaşam bundan ibaret, Roma mızı yakanlar bu serseri Nöron laf. Pişkinliğine bakın çiğlikte kalanların. Şöhretiyle şımarır ustaca yalanların. Kaza geliyor işte, âkıbeti felâket, Başlarını yemez mi,kaygısız adamların. Her türlü haksız kazanç,liyâkatsiz kredi. Öz kaynağın üstüne harâmiler türedi. Kaba kuvvet,zorbalık,bu ne hazin cesaret, Düzenbazlar hileyle, yol koymadı denedi. İblisler kapısını cinlere aralıyor. Şer güçlerin kılıcı, mâsumu yaralıyor. Soysuz başların tacı,sindirilmiş asâlet, En kutsal değerlere talepler daralıyor. Hırsızların elinde ölçülerle, tartılar. Onların keyfincedir,eksilerle artılar. Başlara belâ başlar,baş olursa nihayet, Başımıza çökmez mi,örümcekli çatılar. Kirli emeller için insanlık uyutulmuş. Sevgi,saygı merhamet,anlamı unutulmuş. Öz benliği katletmek, bağışlanmaz cinayet, Gâye olan varlığın,dalları kurutulmuş. Karamsarlık değil bu,gerçeğin tâ kendisi. Ne yazık ki hayaldir,iyimserlerin sesi. Aksini ispat etmek belki de bir kehânet, Eyvâh ne hâle düştü milletin efendisi. İnsan gibi bakalım,adam gibi görelim. Haklıların hakkını,gelin halka verelim. Bu gün,yarın,öbür gün,istiyorsak selâmet, En samimi hislerle sevelim,sevilelim. Bir yüzümüz aydınlık,diğer yanı karanlık. Makam,mevki saltanat,ömür bile bir anlık. Bu dünyada ne varsa,bize birer emânet, Her şey gelip geçici,bâki olan insanlık. 11.11.2000 |
Sizin şiiriniz bu anlamda öenmli
kutlarım