şarapnel parçası gibi dağıldım
yüzünü görmediğim hiçbir anımda,
sesini duymadığım, sarılıp koklamadığım, ve ellerini tutmadığım, hiçbir güne uyanmak istemedim. şimdi çıkıp gelsen, dağları taşları utandırsan, yağmuru, bulutu, denizi, maviyi, ve yüzümü utandırsan. şarapnel parçaları gibi dağıldım. kalbim pimi çekilmiş bir el bombası, dilim lal, yüreğim kırık, ve umutlarım tel örgülerle çevrilmiş. biz birbirimize aitken, biz birbirimize uzak kaldık. sen gidiyordun, ben, suya bıçak saplar gibi, yüreğime yokluğunu saplıyordum. şarapnel parçaları gibi dağıldım, kalbim pimi çekilmiş bir el bombası. kendi gölgesine, kendi ruhuna, ve kendi nefesine, sonra tüm günahlarını üstüme örttüm, günahın boynuma olsun ki; cehennemden beterim bugün. ellerini tutmaya korktuğum, nefesini içime çekmeye çekindiğim, ve yarasına sarılmaya utandığım, ne çok acım var içimde. sen sustukça, ben, şarapnel parçası gibi dağıldım, kalbim pimi çekilmiş bir el bombası. ibrahim dalkılıç 04/01/2016 17:20 izmir |