GÜL, KAN VE KIRMIZI
Bir gün rengimi ararken;
*** Bir yabancı gibi muğlak duruşun İçimi yakar da kimseye demem Özüme insafsız tokat vuruşun Müzdarip olsam da âh’sız edemem Santim santim izi var ellerinin Avcumda saklıdır; harita gibi Sevgilere dair mesellerinin Kulağımda aksi var nota gibi Onanmaz yaram; üstüne tuz bas Belki kanar diye kabuk bağlamış Kendini soyunmuş giydiğim libas Kim bilir belki de içi ağlamış Kirlenmiş gölgeler ilk sayfalarda Yazdığım şiirler düşe-yazılmış Dizdiğim şarkılar son sefalarda Mezarımdaki bir taşa yazılmış Gül, kan ve kırmızı, bizim yazgımız Ne yapsak da aynı renkle yaşarız Elem rüzgarına dolar şarkımız Aşığa çok gelen az’ı boşarız |