Kırıklı Bulutlar
Kırıklı bulutlar geçiyordu ömrümden.
Her biri bir yana damlıyordu gökyüzünden. Anlatacak hikayeleri vardı. Ama susuyorlardı. Nedenini sorduğumda, - Şairin biri "Belâgatın en güzeli susmaktır." demiş. Ve susmaya karar vermişler. Nasıl bir susmaktı bu? Öyle derin, Öyle içten yaralara ebeyken. Gören haykıracak Feryat figan edecek, Yüzlerini tırnakları ile parçalayacak sanır. Ama onlar, Susmayı edep bilmişlerdi. Ve susuyorlardı. Kırıklı bulutlar, Kimisinin dökmek istediği, Fakat dökemediği gözyaşları oluyorlardı, Kimisinin de sevdiği ile sıcak bir çay içmesine, Uzun uzadıya sohbet etmesine, Bir şemsiye altında, kol kola yürümesine, Kiriş altlarında el ele tutuşmasına vesile oluyorlardı. Bir arkadaşı, Bir sırdaşı vardı. O da susuyordu. Yalnızdı. Ve kimsesizdi. Ellerini uzatıp Karanlık geceye sarılan, Kırıklı bulutlar. Gidenin ardından döktüğü, Gözyaşlarını gizlemek isterdi. Takvim yaprakları, Ve sen! O an, Susmaya başlarsın. İşte o an; İbrahim Halil ÖZLÜ |
Kalemin susmasın
______________________ Selamlar