Az
ıslanınca serpilecek sanıyorum
hayır yokuş yukarı rüzgar yarışının başlaması kalbim neler istiyorum söyleyecek olsam tutuluyor ay yakamdan kalkmayan bulut arası açılan duygular sarıyor yörüngemizi salıncaklar çocukluğunu hatırlatırken bir başkasına haydi boynunu eğ ve ölüme razı ol denebilir mi evet ama nasıl nereye kadar her şeyden çekilince az onu uyandırırken çilelerini sayan bir hıza sıkıntısını sorma gel duruluyor bak aydınlık yıldızlar sesleniyor zamanın genişleyen yerinde bir oyun çekingenliği ile bana devrilsen saklanmaz mıydın yapraklarıma nedir bu derinlik hikayesi acı ve umut sevinç gibi insan ötesi bir sayıklama tutunur kalırsın yanaklarıma elbet eller gibi gül kokularıyla sınan geçmişin sahibi olarak aynı döngüde yorulurken savrulmuş sevgililer olmalıyız aşkı anlat ve sevişmeyi ağlarken dans ve dudak ve hiç bir şey gelmiyorsa artık aklına yeniden başlayacak değiliz ama sevmeye vaktim yok gülüşlerini. |