TÜRKİYEMŞiirin hikayesini görmek için tıklayın ... DEVAM EDERKEN
"Türkiyem" şiiri; Bekir GÜÇLÜER ile Süleyman KARAMAN ’ın ortak çalışmasıdır. Şiir, 14’lü hece ölçüsü ve her il ve bölge kendi adıyla kafiyeli olarak yazılmıştır. Şiirde; 81 il birer kıta, yedi coğrafi bölge birer kıta ve Türkiye geneli iki kıta ile anlatılmış olup tamamı doksan kıtadır. Şiir, illerin ve bölgelerin alfabetik sıralamasıyla altı bölüm halinde düzenlenmiştir. Birinci, üçüncü ve beşinci bölümler Bekir GÜÇLÜER, İkinci, dördüncü ve altıncı bölümler Süleyman KARAMAN tarafından kaleme alınmıştır. Yayınlanmış olan bölümleri, yazarlarının sayfalarından ayrıca okuyabilirsiniz. Saygılarımızla sunarız. TÜRKİYEM ÜÇÜNCÜ BÖLÜM Rus geldi doksan üçte, harpte acılı durum, Nene Hatun’um güçlü tabyalar sessiz, ketum. Yazı, kışı ayrı hoş, şelalesiyle Tortum, Palandöken’de kar’ı, dadaşıyla ERZURUM. Eski Odunpazarı evleri kerpiç kâgir, Porsukta sandal keyfi, çi börekçiler mahir. Mum heykeller müzede, görenler pek beğenir, Lüle taşına sanat katandır ESKİŞEHİR. Bakırcılar Çarşısı ustasında var edep, Zeugma’nın evleri mozaiktir lebalep. Şahin Beyin atlısı şahlanırdı mürettep, Fıstıklı baklavayla dillerde GAZİANTEP. Ada’da yok Amazon şimdi martılar mahzun, Denizde uçak pisti inene helal olsun. Rastgelsin balıkçıya ağı bereket dolsun! Fındık demeden olmaz eksik kalır GİRESUN. Zengin gümüş madeni şehre vermiş nişane, Satara Antik kenti şimdilerde virane. Tomara şelalesi seyretmesi şahane, Kelkit’te yatar tarih dost ili GÜMÜŞHANE. Kilimleri el işi, kök’ten boyası ari, Cilo’da eksik olmaz dört mevsim buzu karı. Farklıdır her düğünde giydikleri entari, Azgın Zap vermez geçit, dağları sarp HAKKARİ. Otuz dokuzda yıldız beyaz doldu güldü ay, Berkes kalesi harap içine sığar alay. Şelalelere karşı Harbiye’de demli çay, İnsanlık buluşması, hoşgörü şehri HATAY. Ağrı eteklerinde kurulur kıldan çadır, Ova meyve deposu, bahçede yanar tandır. Kervansaray, kümbetler, kalelerle bayındır, Üç ülkeye sınırdaş pamuk diyarı IĞDIR. Aziz Paul yolundan gitme yoksa harita, Köylüye yeni geçim tarladaki lavanta. Elmayla gül bahçede, halıları revaçta, Eğirdir’de balıktır, Davraz’da kar ISPARTA. Sekiz bin yıldan fazla göze perdeydi tortul, Neolitik çağdan iz, kimler yaşadı meçhul. " Ne güzel komutandır!" dedi alana Resul, Göreni meftun eden, dünya şehri İSTANBUL. Çık Kadifekale’ye ol manzaraya esir! Türkiye’nin incisi, dünyada ise nadir . Kızlarının endamı sanki lirik bir şiir, Ata’ya müteşekkir, yurtsever güzel İZMİR. Evliya çelebi der; "Ahali Türk, karındaş" Pestilinin tadı hoş, dondurma sanırsın taş. Sütçü İmam’dan geldi Fransız’a ilk ateş, İstiklal madalyalı ildir KAHRAMANMARAŞ. Safranbolu tescilli, evlerin mimarı Türk, Safranlıdır lokumu şehir turizme açık. Sıcak demir haddeden geçince olur kütük, Sanayi hamlemizde dev adımdır KARABÜK. Kaçar Boyundan gelir, Yunus Emre’ye liman, Mehmet Bey başka dili, men etti saldı ferman. Kara koyunlarının kuyrukları kocaman, Katıldı Osmanlı’ya Bey’in şehri KARAMAN. Bir çok kavimler geçti, iç içedir mevcut hars, Vatan severlikleri, ta Dede Korkut’tan irs. Kırk kapılı Ani’nin, binbir kilisesi ders, Rus sürdü Malakan’ı, kucak açtı ona KARS. Bekir GÜÇLÜER DÖRDÜNCÜ BÖLÜM Konakları müzedir, geniş olur salonu, Külliyesi, kalesi bir de Valla kanyonu. Ilgaz’ın üzerinden geçen selamlar onu, Şerife Bacı’mızın ilidir KASTAMONU. Bünyan’ın halıları, maharetin eseri, Kapuzbaşı Şelale, hararetin keseri. Erciyes, pilotların trafik komiseri, Mantı, sucuk, pastırma, tüccar ili KAYSERİ. Kızılırmak’ta yenir piknik işi nevale, Çeşnigir Köprüsünü baraj kıldı nafile... Fabrika, rafineri Ankara’dan havale, Cumhuriyet ürünü ilimiz KIRIKKALE. Ayçiçeği küspeyi yemliklere sereli, Alpullu’da şeker yok, fabrikayı vereli. Hamitabat’tan çıkar doğalgazın yereli, Istranca kaynağıdır, bolluktur KIRKLARELİ. Cacabey Medresesi gökyüzüne müzahir, Uzun Çarşı esnafı Ah-i Evran’la mahir. Mucur yeraltı şehri baskılara panzehir Neşet’in turnasından selam sana KIRŞEHİR. Ravanda Kalesi’nde kuruldu onca meclis? Kapalıdır evleri, denir: " - Uğramaz iblis. " Paşa Hamamı’na gir olursun halis muhlis. Yorgan deyince akla ilk gelen ildir KİLİS. Kasr-ı Hümayun ile müzeler göreceli, Kıyısı Pembe Kaya, Kandıra eğlenceli. Pişmaniyesi güzel, yayla keyfi geceli Darıca’da kuşlara cennettir KOCAELİ. Haktan alır semazen olur halka kumanya. Zenginlere kalmıyor kavanoz dipli dünya. Alemi ferahlatır ayaklarda takunya! Tuz Gölü’nü kuruttun, çöl olacaksın KONYA... Tunçbilek’ten yakarsan kışın olursun ihya, Tavşanlı leblebisi, masada keyfe kâhya. Dumlupınar’da oldu cumhuriyete mahya. Topraktan desen, desen çini yapan KÜTAHYA. Beşkonaklar sayılı yetmiyor ki yatmaya, Sultansuyu Harası sığırı otlatmaya, Düşkündür ahalisi arap atıyla taya, Dünyaya kayısıyı ihraç eden MALATYA. Ulak yolu beklerdi, şehzadesiyle nisa, Müderris bırakmazdı eğitimde nakisa. Tarzanıyla, atıyla Spil’inde melisa. Artemis’i, Sardes’te sergileyen MANİSA. Asur’ludan beriye nicesine çiğnendin, Midyat’ın çevresinde sentezlendi türlü din. Kalesinin dibinde labirente hoş geldin, Sabır, sebat, emekle telkari yapan MARDİN Dört yüz elli ikide cennetine inersin, Cehennemin dibini görünce şükür dersin. Anamur’da tutuşur Silifke’de üflersin, Yaban’ı başta damar, her derde deva MERSİN. Ak evleri dört köşe, kimi taş kimi tuğla, İlçeleri içinde gariban kalmış Ula. Yatağan’la Gökova termiktir otur, ağla... Yedinci harikayı Bodrum’da saklar MUĞLA Kaz, ördek, su tavuğu, uçup Gaz Göl’e dolmuş Nahır, davar zahmetsiz sulak bir ova bulmuş. Besicilik haneye geçim kaynağı olmuş. Selçuklu’nun Bizans’a galebe çaldığı MUŞ. Süleyman KARAMAN (vega4) Not: Şiirin Hikayesi bölümünde TÜRKİYEM şiirinin Sayın Bekir GÜÇLÜER tarafından yazılmış olan ÜÇÜNCÜ BÖLÜM’ünü de okuyabilirsiniz |
büyük emek ve araştırma sonunda yazılmış harika bir çalışma
gördüğüm şehirlerde aaa burası da mı varmış nasıl gözden kaçırdık dediğim yerler var
sayenizde öğrenmiş olduğum
bunun için de teşekkürler her iki büyüğüme
var olunuz saygımla....