İÇİMİN TUFANI ASİA
‘’Beni mahveden şey; Bana yalan söylemiş olman değil, Sana bir daha inanmayacak olmamdır !’’
‘’Öylesine’’ Asia Taşa dönen yanlarımı kum gibi ufaladın Asia ve yine. Bildim Asia İlk özüme döndüğüm gün anladım En çok senin kıracağını , yıkacağını Son dalımı da.. Ve yine… Asia ,gecenin ellerime verdiği yıldız, Hep inanmayı seçtiğim pegasus , Sırlı kalemler ,siyah ajandam Adına dair ne varsa Söndü ışığı ve yine Kabuklanma vakti Asia.. Beşinci ,altıncı ,yedinci Hayır hayır Asia bu kadarı yeterli olamaz Bininci köprüyü de ben koydum aramıza Asia, Artık bana diğer insanları bırak Sen bile sen bile Ulaşamazsın Asia ve ilk kez.. Tüm yolları kapadım,denizleri içtim İçim tuz , içim buz. Bu yaralanmaya tuz işlemez artık Asia ve yine.. Nasıl oluyordu bu, Nasıl oluyordu İki farklı can aynı anda cem olup aynı anda duruyordu zamana Şaşırıp duruyorduk ya , Hep Asia Hep Asia ‘’ Hepim Çokum ’’ Ahh , deme Asia deme Bittim Asia bittim ve yine.. İnsanın celladı kendisidir Asia, Bir de izin verdiği en içine , Tam da onu diyecektim Asia Dokunmayacaktın .. İçlene içlene Ellerini sokmayacaktın içime Asia , Almayacaktın kalbimi ellerine Demiştim Asia , Bırakırsan ölürüm bu defa ölürüm Ahh Asia ve yine.. ‘’ …… ‘’ Beni tarihe geri fırlatacaktın ve yine.. Ahh yapamadın Asia .. Yapamazdın biliyorum. Affediyorum Asia ikimizi de ve ilk kez Bu yüzden sevmiyordum ,soru işaretlerini cümle sonlarında Asia Çünkü benim sorularımın cevapları hep acıtıyordu Ahh Asia ve yine .. İnsan hiç , özüyle imtihan edilir mi ? Tanrım .. Tanrım .. Yine mi ? Şimdi mi ? Ben artık gökyüzüne bakmıyorum Asia, Dilek ağaçlarına ,sardığım iplere, Ben yolumdan geri dönüyorum Asia ve yine .. Sana kavuşmaktan geliyorum bu defa Sana kavuşup karışmaktan Ve gömülmeye geliyorum Yüzyıllık odalarıma Sarın beni ,sırlayın beni Ahh kilitleyin kapıları üstüme, Aşkı buldum ve ondan vazgeçmekten geliyorum, Onu yaralı bir serçe gibi ,soğuk odalarda Yalnız bırakmaktan geliyorum, Bir daha yıldıza uçmamak için ,kanadımı aşka kurban etmekten geliyorum ‘’AŞK’’ Adım yalnız kalsın düşsün tarih sayfalarına, Bulamadı hiç parçasını yeryüzünde, Hep kırıktı kanadının bir tarafı diye Ah Asia Ben sana hep inanırdım, Çünkü yeryüzü melekleri indiğinde geceye İşte onu diyorum Asia Hep onu dedim Asia ve yine Dünya kararıyor Asia ve yine, Işığın sönüyor ağır ağır Gidiyorsun biliyorum Gitmelisin , Aşk biraz da atmaktır suya sevgilini Durulansın diye Arınamazsan bulamazsan gün’eş’ini üzülme Ahh üzülme Asia Üzülme dayanamam ve yine.. Çıkardım kolumdan sonsuzluk bilekliğimi, Kim tutacak nabzımı artık, Bilmiyorum Asia Bırak beni Asia ve yine azat et ruhumu Ağlayamıyorum bile Asia, Dışarı akarsın diye Ahh Asia Ateşe verdim son kalemi de ve yine İçimin tufanı Asia, Bitmeyecek aşk.. Ama Bittim ben Asia Ve yine .. VE son kez .. Hoşça kal iki gözüm Hoşça kal nefesim Hoşça kal damarlarımdaki hayat Hoşça kal Asia .. Bu yüzyılda da kavuşamadık.. Sibel EŞİYOK |