...ağlayan yağmur
Yine beni öldürdün içimde
Yine perişan bıraktın Güneş küskün cellat bakışlar Geceyi astın gözlerime bir hiçim Öyle yok saydın beni kırbaçladın Yağmurlardan ağardı saçlarım Olsun öleceksem senden öleyim Ve.. Sus pus olayım hiç konuşmadan Anlaşılmak olsun tek derdimiz Birde anlayamadığımız dertlerimiz Bir tanrının eli değsin yüreğimizi Birde asılsız gülüşmelerimiz Hayat bu her insana aynı gülmez Birinden alır ötekine verir aklı Aklı başında kim var ki ben olayım Adam sende durma gidelim bu diyardan Sarın güneşin çocuklarını sırtına Bulutlardan yatak yap kuş tüyü yastık Gözlerini rastık çekmeyi unutma Gittiğin yerde dikiş tutmaz gözlerinin sağınağı Bırak istersen öylece gel olduğun gibi Yada ne bileyim işte bize yol göründü Veda etmeden gidelim habersizce Ölümün gittiği yerde yeniden başlar hayat!! Nerede o gönlümün dağlarında açan çitlembekler nerede Nerede pınar başlarında ki ökse otları Kış gelince açılır kestane kuyuları çeşit çeşit şen şakrak insanlar Bahar dalı gibi bakışlarında yanar güneş Güzelim dağ insanları ceylan bakışlı .. Zaman ölüyor zaman içimde Her zerresini toprağına gömdüm anıların İzbırakan ne söktüm attım içimden Bir daha geri dönmüyeceğim Bir daha asla senden vazgeçtim Ben Beni bende öldürüyorum Boş odalar Nereye baksam ne etsem kendimden kaçıyorum Yağmur yağıyor dışarı da bembeyaz mavi gökyüzünü çiziyor her zerresi Sessizce ağrıyor gül bahar Ne eder ne eylesin zaman Hani gidiyorsun ya el sallamadan Tren raylarında intihara hazırlanıyor günler geceler Yitik bir hayalin peşinden koşuyor zaman İçimdeki çocuk öldü ihtiyarlamadan .. Zaman ölüyor zaman içimde Her zerresini toprağına gömdüm anıların İzbırakan ne söktüm attım içimden Bir daha geri dönmüyeceğim Bir daha asla senden vazgeçtim Ben Beni bende öldürüyorum Boş odalar Nereye baksam ne etsem kendimden kaçıyorum Yağmur yağıyor dışarı da bembeyaz mavi gökyüzünü çiziyor her zerresi Sessizce ağrıyor gül bahar Ne eder ne eylesin zaman Hani gidiyorsun ya el sallamadan Tren raylarında intihara hazırlanıyor günler geceler Yitik bir hayalin peşinden koşuyor zaman İçimdeki çocuk öldü ihtiyarlamadan .. Ses vermiyor içimdeki ses Yağmur neden penceremde beklersin Geceyi sürgünsün ölümüne bendensin yine bu gece Karanlığın ağıtını yazıyorum yine Yinede şikayetim yok bilesin İçimde bir kuş uçuruyorum Yarın doğacak güne yeter ki sen üzülme Ben dertleniyorum bütün bulutların yerine ... İçimi güneş yürekli insanlar ısıtıyor Dağların eteklerinde anılarda ılıman Gönlümün kırsalında bebeleri sırtında taşıyan gelinler Altın belikli kızlar dokunuyor bulutlara Hayelleri ateşten kıvılcımlar saçıyor yürekleri ellerinde Gökyüzü doğuruyor her sabah Yeniden.... Nurten Ak Aygen 28.06.2015 |
A l k ı ş l ı y o r u m..........
Yüreğine sağlık
___________________________________________________________Selamlar