Kurtar Beni Senin Cehennemindengüzelliğin uzak ülke güzelliğin gizemli orman güzelliğin gönül çelen güzelliğin Truvalı Helen... ben güzelliğine yenilmiş Spartalı kalkanım paramparça miğferim kırık işgal edilmiş ülkem gibi çaresizim senden vazgeçmeyecek kadar sevdalı sana teslim olmayacak kadar gururlu yokluğunla savaşamayacak kadar güçsüzüm egenin hırçın dalgalarıyla oynaşırken sen hiç olmayacak bişey oldu tuttum seni sevdim gözgöre göre haram diye diye sevdim seni sevmek günahtı ben günahı seçtim iki farklı mevsimin, iki farklı günüydük oysa sende çiçeğe durmuş bir tomurcuk neşesi bende zemheri vurmuş acı kök tadı rüzgarımız farklı yağmurumuz farklı dokunulması yasak elmasın tadı içimde saklı bir merdivenin en ilk ve en son basamağı gibiyiz aramızda başka hayatlar aramızda aşılmaz uçurumlar adını anmaya hakkım yok seni sevmeye hakkım yok seni sevdiğimi söylemeye bile hakkım yok eyy... beni ateşler salıpta, saçlarını rüzgara serinleten dokunduğu yeri cennet’e çeviren sen...Truvalı Helen ya aralık bırak kalbinin kapısını yada kurtar beni, senin cehenneminden ya içimden sök al kendini yada gör artık seni nasıl sevdiğimi sevdam çırpınıyor bak avuçlarında akma kollarımda öyle su gibi akma ateşe atsan yanmaz... kırk tas su döksen, arınmaz bu sevda |
Ve alkışlıyorum bu şahane şiirini..
Kaleminin daim olması dileklerimle..