Daldadır Dal
uzun ve gölgesiz göl üstünde
yumuşak tavırları hafif etek ve kedi rüzgar kavurucu günün ateşli serinliğidir oltasını pencereden sahile doğru yalanlarla fırlatanlara talan alan kaçan kuş görünümlü özgürlüğün musikisi eski evimizde kalmış nadide bir ay ışığı için gelmiştik yüzü dumanlı kadınların erkek erek ve dişil namlusunda aşk mı vardı ki böylesine acil dönüyordu dünya simitçi biraz önce boşluğu doldurmak için geldi beşinci kattaki adamın derdi yola eğimli ağaç uzun saç ve tekerlemeli çok sesli karmaşaların ucuca dikildiği geyikli sabah cenderede dere kirpiğim maviliklere dikilmiş bakar ne bilir kaşı olduğunu gözlerinin üstünde ne bilir kalabalık yüzün bir yerinde koca bir manevranın küçücük kolu olduğunu ama okuyarak geçeriz notaları noktaları doldurarak dengeli yok olma merasiminde labirentinde iyi ve denkliğin eksiksiz eksildiği esnemeli sonsuz kelime. |
aşk olmalı
sanırım şairin anlattığı özelliklere en uyan.
selamlar..