Gölgelerin Hüznü
döndürüp durduğunuz şey bana ait
ışık uçlu gülüş gibi etrafınıza karışan mahmur duygunun masumiyeti da bana ait sizi severken düşürdüğüm bu aşkın gitmesi de fakat unuttuğunuz göğün kayıt edici kalbi heyecan içinde bekleyenlerin yorulduğu her yeni yüze bir mutluluk kaidesi ekleyip onu seven dokunaklı sevdanın yükü basit adımlarla ilerlerken büyüsünü üstümüzde tutan iki yanı merasim çiçekleriyle örülü eski yol bildiklerini söylemezler mi an öğütülür bu cenderede kim değse kaybolur oysa gözle görülmeyen daha neler var aklımızın dalgalarında her an sahile vuran ölü balıklar o zaman açılıp saçılmasın akmasın boşluğun sıcak ve hafiflemiş rüyasından ezgi uçlu dalgınlıkla seyrederken onu yokuş başında küçülen gölgelerin hüznüyle batmasın yeniden doğup yüreğime. |