Pazar kahvaltısı
Demir kapılar ebediyen kilitli,
Kuşlara,yılanlara ve de böceklere Mesken olmuş, Terk edilmiş evin bahçesi. Pencerelerin camları kırılmış, Kerpiç çatı hafif çökmüş, Çürümüş evin direği olan,tahtalar, Perdeler kum gibi yere dökülmüş. Artık kahkaha sesleri gelmiyor, Çocuklar bahçede top oynamıyor, İp atlamıyor küçük kızlar, Sobadan duman tütmüyor. Huzuru kaybolmuş evin, İçinde pazar kahvaltısı bile yapılmıyor. Oysa,yıllar önce aşk vardı o obada, Mutluluk şarkıları çalınıyordu, Plaklar raks ediyordu gramofonlarda, Zamana teslim oldu hayatlar, Huzur sadece siyah beyaz fotoğraflarda. Hatırladıkça ağlıyor bahçede ki erik ağacı, Yıllardır acı kahve sohbetine şahit olamadı, Özlüyor tabi, Kedilere yatak olmuş tahtadan masası, Sadakatinden, Masanın üzerine dökmüyor yapraklarını. Evin eski sahipleri, Şimdi yaşlanıyorlar, Ölümü bekliyorlar, Ayrı ayrı şehirlerde, Huzursuz,huzur evlerinde. Vagif Seyyah Hüseynov |
Geçmişin izlerinin huzur evinde son bulması da ayrı bir vefasızlık...
Hüzündü yaşama dair şiir...
saygılar tebrikler efendim.