HASRETİ DEMLEMEK DE ZOR
Eeee hayat seninle
epeydir, zaman geçiriyorum bazen aç, bazen susuz bazen çaresiz ve bazen kimsesiz sesim çıkmıyor sanma içimden öfke kusuyorum bana yaptıkların için. sızım sızım oluyor yüreğim, vicdanım da kabarmış hesabıma bir yenisini ekliyorum acılarla yaşadıkça.. yahu ne zor muş parasız pulsuz kalmak adamdan da saymıyorlar kapısından geçemiyorum ne dostlarımın ne arkadaşlarımın. iki tel sigaraya dil döktüğüm bir kadeh içkiye sırlarımı söktüğüm kötülüklere mecbur edilmişim yani anlayacağın ben; senin yüzünden bir içimlik kahveye ve bir demlik çayda hasreti demlemeye yasaklanmış ruhu taşıyormuşum yıllarca bu canın içinde.. kolay değilmiş ayakta kalmak sınıf ayrımının ilkel yapılanmanın arttığı bu karanlık keşmekeş dünyada güzel günleri duayla da olsa Tanrıdan dilenip yakalamak. türlü tuzakların değişik insanların çıkmazında kaderi zorlamak ve garip bahanelere sığdırılan bir can kuşu olmaktan bıkıp yoruldum artık. gönül sermaye yapmak istiyor cebim paraya yüreğim aşk’a doymak istiyor. gidecek günlerin ardımdan ağlayıp ölecek güne bedenimi uğurlayacağı ana kadar.. mutlu olmak istiyorm. eeee küçük muhabbete gördün mü neleri sığdırdık nefreti ortaya koymadan. ey ! hayat ey ! zaman ben ezildikçe şahlananlardanım ne dertlere ne de yalnızlığa pirim tanırım. şiirlerimde tanığım rüyalarda sanık, sabrıma nöbet yükledim yıkılmamak için.... |