sus şimditaze ekmeğe sinmiş tuzlu zeytin kokusu gibi bakma öyle sus şimdi gidişine bu kentin bütün lacivert bulutları ağlamaya duracaklar bil ki kelimelerini azad ettim senli benli bütün şiirlerin tozlu yollarında yağmur çamur martı telaşındayım bütün şehirlerin say ki uğul uğul bir orman gibi üşüyorum şimdi say ki tehcir kokan avuçlarından düşüyorum şimdi say ki yüreğimdeki ezva bakışlarından barut soluyor şimdi say ki beynimde kocaman elleriyle pervasız bir çığlık sus şimdi el veda desin bana gözlerin şaşkın umutlu şiirler söylerken sus şimdi saksılar çiçekler için gözyaşı beklerken yaşamak meğer rüzgarlı bir dokuymuş dal bir yana yaprak bir yana mazide hıçkıran yalnızlık tuzlu bir kokuymuş düşümde yeşeren sonsuz yar kar beyaz bir iklimdi düşme kara güneş gözlerinle ve lütfen sadece sus şimdi ahmet uysal/01-08 |
Onları susturmaya narkoz, bizlere ise şiir !
Susmak ne ki ?
Donup kaldım.
Tüm kâlbimle kutluyorum değerli şair.