kasım..ey.. ıslandıkça üşüyen çocuk yüzüm umutlarım oyunlarım çamurlu bilyelerim.. ......................................... damarlarımdan çekiyorsun kanımı karlar kır/ağılar düşmüş şakaklarıma göğsümde solgun bir solucan ölmekte siyah kanatlarda kar taşıyan sığırcık kuşları üstüme üstüme gelmekte. yorma beni kasım çınarların sersin yapraklarını yere şöyle usul usul uzanayım vurma aşklarımı yüzüme ve varsa şansı sessizce yüreğimde yanayım. ............................................ aşkların en masumu ayların öksüzüsün bulutlar ondan yığılmış başına , ağlatma beni. maviyi sarıya sarıyı kızıla kızılı beyaza boya kasım . kefensiz bir aşksın ağlayanın çok bekleyenin yok gelişin malum bir akşam gidişin mavera bir yol ............................................... doğum günüsün ekmeğin ilk ağlayışınla yeşerir çim ve saatleri aslan burcuna kurar mevsim biliyorum, toprağa yeni kök saldım ondandır bulanıp kusmalarım sararıp soluşum, serilip yataklara düşüşüm ondandır ............................................... artık ne şakıyacak kuşlar ne de kokacak ebruli yaseminler bahçende mevsim demli bir çaydır ki damıtmıştır aşkı çorak sırtlı kamışta damlardan süzüp nadasa kalan günahlarımı yağmala yağmurunla erisin kasım. .................................................. -kasım.. kozalak sektiren paçası çamur çocuğu geri ver -kasım.. sek sek oynayan kurdeleli kızlarımı geri ver -kasım.. bohçama azık diye ellerini koyan anamı geri ver yine ıslak ıslak ıslık ıslık ıslattığın yalnızlığımı düşleri çalınan gülüşlerimi geri ver emzir beni kasım... al koynuna cümle nebat ve tabiat gibi üşüyorum ey.. düşkün boynuma ağdasız satır; artık çok yorgunum, mesnetsiz ve meskensiz beni en çivitli döşeklerine yatır.. |
Saygılar...