Dostlarımızın bize gösterdiği sevgiyi abartmamız, duyduğumuz minnetten değil, takdire ve sevilmeye ne kadar layık olduğumuzu herkese göstermek içindir. LA ROCHEFAUCAULD
Paylaş
üşümedim ki sekiz ocak vardı annem ağıt yapmış tülbentiyle örtmüştü üzerimi
...
taşlarda geceleyen yağmura çıplak ayaklı baktım kalabalık karanlığın yalnız kalmış aydınlığa gölgeleriyle vurduğu bir zaman
pencereye tırmanmış sular tırnaklarını geçirince cama annemi özlediğimi anladım kana, kana içince kokusunu kirpiklerime kondu çocuklar
gözlerime sürülen acı kirlenmişti dudaklarımdan açılan bir türküyü saramadım temizlesin diye yarama bir anda geçti gitti akıntılı düş makinemin sarkacına sakladım ölümü
toprak taslara doldurun ülkemi ezgilere iliştirin yıldızları kuzeyinden rüzgar doğusundan ateş koyun adressiz mektupla gönderin göğsümün ağrısında kalan kısacık ömrüme
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
UĞURLAMA şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
UĞURLAMA şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
''Pir sultan da bizim dede efendi de' diyerek kültürel kan davalarına son verilmesi gerektiğini söyleyen bir yiğitti o...Morgda çekilmis bir resmi gazetelerde yayımlanmıştı.yüzü gözü şiş ve morluklar icersinde,bir metrelik bir duvardan düşmüş insan vucudunu nasıl olur da bu sekil hırpalayabilir di !!! En çok şaşırıp üzüldüğümse kimsenin cesaret bile edemediklerini metin göktepe korkmadan gerektiği gibi yaparmış... Neylersin be yiğidim,yiğit yüreklerin anası tez ağlarmış...Yangın yeri şimdi seni sevenlerin unutmayanların yüreği...
Fadime anam,gencecik oğlunu polise kurban verdikten sonra, hic bilmedigi yerlerde, hic bilmedigi kentlerde, spor salonlarında, oolunun katillerinin peşine düşmüş... Hep dimdik, hic ağlamadan tükenene bitene kadar yürümüş, ne zaman ki genc muhabirler ona fadima ana demiş, iste o zaman agğlamış ilk kez, hepiniz benim cocuklarimsiniz diye,yüreği hala mavilere hasret yiğit ana... O gün çok ağlamıştım can dost,gezide hayatını kaybeden gençler için "hepsi metin gibi gülüyor" demiş fadime anne, ne büyük bir yürek...Senin nezdinde ellerinde öpüyorum o yiğit ananın...
Bir devlet nasıl hem var hem yok olabilir sorusunun maalesefleşmiş bir örneğidir yiğit yürek metin göktepe... Sorumsuzları istihdam ederken her nasılsa var, sorumlulukları üstlenmeye gelince her nasılsa yok; sorumsuzları kurtarırken her nasılsa var, sorumsuzlardan kurtulmaya gelince her nasılsa yok... :( 8 ocak 1996 tarihinde polislerce dövülerek öldürülen gazeteci olarak bilinse de o yiğit can, akıllarda bir yerde kalsa da hatırlanmıyor.. Unutuldu metin göktepenin canının acımasızca alınışı... tıpkı uğur mumcu'nun unutuluşu gibi... zihnimize kazımalıyız oysa; tekrarlanmaması için yaşanılanların unutmamalıyız.. metin göktepe'nin insternet sayfasında; can yücel'in yazdığı şiir anlatır, kendimize anlatmakta zorlandığımızı..
metin'e metin bir metin
metin'in kafasında bir darp var polis karakolundan morga kadar mosmor bir darbe var yüreğimizde beynimizde soruyor bir işaret fişeği biz ölerek mi yaşamayı öğreneceğiz hâlâ...
can yücel
toprak taslara doldurun ülkemi ezgilere iliştirin yıldızları kuzeyinden rüzgar doğusundan ateş koyun adressiz mektupla gönderin göğsümün ağrısında kalan kısacık ömrüme
Kısacık ömrüne , selam olsun metin Göktepe...Analar ağlamasın artık... Ben şiirlerine yorum yapmaktan aciz kalıyorum zira şiirlerin canımı acıtıyor...duyarlı yüreğin karşısın da saygımla eyiliyorum can...Yaratan sana güzel ömürler ihsan etsin ve sen hep şiir yaz,ustam HKARAŞAHİN de hep okusun.... Onurlu yiğit yüreğinize bir daha eyvallah canlar.... saygımla
Iyin acıttın yüreğimi sevgili Bülent Ben bilirim evlat acısının nasıl yakıp kavurduğunu yüreği. Ben bilirim nasıl yaşayan ölü yaptığını anneyi Tek dileğim bu acıların tekrar yaşanmaması Anaların ağlamamadı sevgi yağmurlarının bu acılarını yıkaması Hoşça kal güzel insan selamlar o vefalı yüreğine
"yaşamla ölümün en ironi taraftarları aklın sinir ucuna dokundukça har ademle, nar alemle dost ayağına yatar." Derin bir hüzne banmış Ocaklar. Adres şaşmayan duyarlı yüreğinize hürmetler
Göktepe’ye
üşümedim ki
sekiz ocak vardı
annem ağıt yapmış
tülbentiyle örtmüştü üzerimi
entarisinde yıkadığı yüzümle
annemin saçlarında uyuyorum
hala sakladığı gömleğimin
iliksiz düğmelerinde gülüşüm
''Pir sultan da bizim dede efendi de' diyerek kültürel kan davalarına son verilmesi gerektiğini söyleyen bir yiğitti o...Morgda çekilmis bir resmi gazetelerde yayımlanmıştı.yüzü gözü şiş ve morluklar icersinde,bir metrelik bir duvardan düşmüş insan vucudunu nasıl olur da bu sekil hırpalayabilir di !!! En çok şaşırıp üzüldüğümse kimsenin cesaret bile edemediklerini metin göktepe korkmadan gerektiği gibi yaparmış... Neylersin be yiğidim,yiğit yüreklerin anası tez ağlarmış...Yangın yeri şimdi seni sevenlerin unutmayanların yüreği...
Fadime anam,gencecik oğlunu polise kurban verdikten sonra, hic bilmedigi yerlerde, hic bilmedigi kentlerde, spor salonlarında, oolunun katillerinin peşine düşmüş... Hep dimdik, hic ağlamadan tükenene bitene kadar yürümüş, ne zaman ki genc muhabirler ona fadima ana demiş, iste o zaman agğlamış ilk kez, hepiniz benim cocuklarimsiniz diye,yüreği hala mavilere hasret yiğit ana... O gün çok ağlamıştım can dost,gezide hayatını kaybeden gençler için "hepsi metin gibi gülüyor" demiş fadime anne, ne büyük bir yürek...Senin nezdinde ellerinde öpüyorum o yiğit ananın...
Bir devlet nasıl hem var hem yok olabilir sorusunun maalesefleşmiş bir örneğidir yiğit yürek metin göktepe... Sorumsuzları istihdam ederken her nasılsa var, sorumlulukları üstlenmeye gelince her nasılsa yok; sorumsuzları kurtarırken her nasılsa var, sorumsuzlardan kurtulmaya gelince her nasılsa yok... :( 8 ocak 1996 tarihinde polislerce dövülerek öldürülen gazeteci olarak bilinse de o yiğit can, akıllarda bir yerde kalsa da hatırlanmıyor.. Unutuldu metin göktepenin canının acımasızca alınışı... tıpkı uğur mumcu'nun unutuluşu gibi... zihnimize kazımalıyız oysa; tekrarlanmaması için yaşanılanların unutmamalıyız.. metin göktepe'nin insternet sayfasında; can yücel'in yazdığı şiir anlatır, kendimize anlatmakta zorlandığımızı..
metin'e metin
bir metin
metin'in kafasında bir darp var
polis karakolundan morga kadar
mosmor
bir darbe var
yüreğimizde beynimizde
soruyor bir işaret fişeği
biz ölerek mi yaşamayı
öğreneceğiz hâlâ...
can yücel
toprak taslara doldurun ülkemi
ezgilere iliştirin yıldızları
kuzeyinden rüzgar
doğusundan ateş koyun
adressiz mektupla gönderin
göğsümün ağrısında kalan
kısacık ömrüme
Kısacık ömrüne , selam olsun metin Göktepe...Analar ağlamasın artık... Ben şiirlerine yorum yapmaktan aciz kalıyorum zira şiirlerin canımı acıtıyor...duyarlı yüreğin karşısın da saygımla eyiliyorum can...Yaratan sana güzel ömürler ihsan etsin ve sen hep şiir yaz,ustam HKARAŞAHİN de hep okusun.... Onurlu yiğit yüreğinize bir daha eyvallah canlar.... saygımla