Okuduğunuz şiir 15.12.2014 tarihinde günün şiiri olarak seçilmiştir.
ŞAİRSİZ ŞİİR
tarifsiz
...
şairin dağınık odasında saçılmış duygulardı yazılmaya hazır hayat
ve en çok buruşturup gelişi güzel attığı yarım anlatımlı karalamalarda okudum seni
paragraf başı düşlenen ama sonu gelmemiş biraz kurgu biraz gerçekti hayalin
saklandığım şairin küllü sakallarından zerresine kadar suretini giydirdiğim gözlerimle şiirde geçen uzağın seyrine baktım
dağın eteğinde kar sularına direnen çıplak bir ağaç değildin çünkü görünenin tarifi olur sen tarifsizdin
ağacın dalı yırtılmış ve kokusu yayılmıştı havaya işte sen oydun ve anlatımsızdın şair ne virgül ne nokta nede bağlaç koyabildi sayfaya boş kaldı sana ayrılan yer adına aşk dendi
küllendikçe sakalları şairin dudakları arasından kanadı demli çay
ben saklandığım yerden baktığım uzağın seyrinde benzetmeler yaptım sana dair
yağmurlar vardı yüzü olan yağmurlar ilmek, ilmek dokuyordu toprağı memleket yağmur yağmur memleket oluyordu
ama sen yoktun şairin kalemi ahmak harfler masaya göçük şiir sensizdi
ki anlamsızlık bir anda anlam kazandı yağmur, yağmurdu memleket, memleket
ve ıslandıkça kentler hava memleket kokuyordu işte sen oydun memleket kokusuydun tarifsiz ve şekilsiz bakıyordun boş kaldı yine sayfa adına aşk dendi
birdenbire şairin sakallarından şiirin ortasına çırılçıplak düştüm ardından soyundu yüreğim soyundu aklım özledim özledim seni deli gibi özledim apansızca özledim
dört duvardı şairin odası birinde Yılmaz Güney birinde Deniz, Yusuf, Hüseyin birinde babası vardı gerisi gözlerine liman pencere kirpiklerinin ucundaki gemiler gecenin karanlığında uyuyordu
usulca şairin gölgesinden uzaklaşıp geceyi vaftiz eden ezgilerle yalnızlığı sevgili edinmiş uykusuz insanlara sığındım
seni sormak istedim onlara sen derken aşkı,özlemi tarifsizliği ve şiirlere sığmayışı
ama çoğu alışkanlıklarından öteye gidememiş yada alışık olmadıkları hallerine asmıştı hayatı
anladım ki seni sevecek kadar büyümemişim çocuk aklımın yaralı dizleri ağrılarım
şimdi suare gösterisinde büyümeme son perdesin ama sana seni sevdiğimi söylemek matine gösterisine uzun metrajlı bir ömürlük bilet bekle
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
ŞAİRSİZ ŞİİR şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
ŞAİRSİZ ŞİİR şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
"dağın eteğinde kar sularına direnen çıplak bir ağaç değildin çünkü görünenin tarifi olur sen tarifsizdin"
...
sadece bu bölüm bile başlıbaşına şiir tadında diyebilirim. bütüne gelince; anlatımdaki akıcılık, bölümler arası uyum ve kalemin şiire hakimiyeti de cabası. derken şiirdeki asıl vurgunun sessizlik olduğunu duyumsadım. dolayısıyla bana göre bu şiir, dinamikliğini tam da bu noktadan alıyor.
ayrıca özgünlüğün farklılaşarak gidiyor bülent ve bu gidişatın kesinlikle olumlu yönde.
yürekten kutlarım kardeşim, şiir direncin hiç solmasın..
ihtiyaç duyulan bir kalemin bazen kırıldığını biliyorum.kırık bir kalemle kırık duygular yazmak bana düşüyor..herkes gibi..yüreğine merhabayla ablacım çok tşk ederim
Her ne kadar şiir giriş ve gelişme bölümlerinde derin sonsuz özlem sancılı bir duyguyu imlemiş olsa da finalde umuda kapı aralayan bütün bu yalnızlığa ve yokluğa bir gün son verileceğine dair taşıdığı sarsılmaz irade ve inanç şiirin üstündeki karabulutları yok etmeyi bilmiş .Alacalı bir şiirdi.Son söz önemlidir kesinlikle...O yüzden alacadan çok aydınlık olarak görmek istedim..görüyorum.
Duygu yüklü, lirik anlatımıyla okurunu içine çekiveren bir yanı vardı. Esenlik dileklerimle yüreğinize sayın şair dost. Teşekkürler paylaşım için.
şiirde geçen uzağın seyrine baktım ne güzel anlatımlarla doluydu şiir, çağrıştırdıkları çok güzeldi, bilmecesiz ve şatafatsızdı çok sevdim.
ama şu "ama" ları çıkarın şiirinizden... şiirde ama ve çünkü olmaz, olmamalı:)) okuyucu anlar anlatacağınızı ya da anlatmak istediğinizi korkmayın, açıklamaya gerek yok:)
daha ne dizeler var ama kopyalayamayacagim simdi vakitsizlikten, hepsi birbirinden özeldi hele o dudaktan akan kana benzeyen çay imgelemi beni benden aldı
bak sende amayla gelmişsin))..yüreğine merhaba şaka bir yana karalamalarımda genelde kullanmam zaten bu tür kelimeleri ki gerideki karalamalara bakarsan görürsün.ama belki sizler değilde ben algılayamadım anlamadım onlarsın ..sanırım böyle bir durum oldu..bilmen farketmen onurdur ve şarkıyı bilemiyorum..bilgisiz durumdayım o konuda..
beklemiştir bence bir şiirin sakalından bir şairin baharından ilk güz ilk mevsim ilk düşen cemre gibi
o gölgeler ki içine gizlediğimiz hislere anadır ve bu şiir bana sanki Nazımın öbür dünyadan yazıp gönderdiği bir armağandır. denizce ,yusufca,hüseyince
ve konar şiirden öte bir şiir günün kaneviçe gibi işlenmiş cümlesine
"dağın eteğinde
kar sularına direnen
çıplak bir ağaç değildin
çünkü görünenin tarifi olur
sen tarifsizdin"
...
sadece bu bölüm bile başlıbaşına şiir tadında diyebilirim. bütüne gelince; anlatımdaki akıcılık, bölümler arası uyum ve kalemin şiire hakimiyeti de cabası. derken şiirdeki asıl vurgunun sessizlik olduğunu duyumsadım. dolayısıyla bana göre bu şiir, dinamikliğini tam da bu noktadan alıyor.
ayrıca özgünlüğün farklılaşarak gidiyor bülent ve bu gidişatın kesinlikle olumlu yönde.
yürekten kutlarım kardeşim, şiir direncin hiç solmasın..