9
Yorum
15
Beğeni
5,0
Puan
1211
Okunma

Çiçeğin suya hasret o kavrukluğu
Esir almışken,
Mümkün mü esareti uzak kılmak
Sevgiden yana ne varsa.
Küçük bir kıvılcım kadar belirsiz
Güneş kadar yakıcı
Suskunluğun depreştiği
O izafi yalnızlık.
Kanıtsız, tanıksız
Tek şahit Yaratan
Ve nezdinde iken onca insanın
Görmekten aciz.
Sus payı
Mecbur kılındığım
Sessizlik ile çevrili her yanım.
Muhafazalı o dünyamın
İlk misafiri görüp göreceğim
O sancılı ikilemlerin
Dem tutmuş acısı.
Mihenk taşı belki de ömrün
Yanarken için için.
Mümkün kılınmazken
Ettiğim onca yemin,
Sakıncalı belki de
Yüreğin ihtiva ettiği.
Tabular yıkılmasa da
Çoktan yıkılmadı mı dünya başıma.
Solgun ya da solmaya mahkûm
İçi boş bir küre,
Kırılgan düşler
Çoktan kalmadı mı yetim.
5.0
100% (16)