Havale
başını çokluğa soktu
vay bu işin sonu bir alev mi yoksa olabilir demeden önce sayılmamız isteniyor oyalayıp ağzımızı yüzümüzü duvara döneceğiz derken kalbini içtenlikle yerlere eğen paspas kılıklı garibanlar geçti üç beş karton naylon ve teneke çuvala girdikçe sevindiler havale istedim canım sıkılıyor falan dedim kendi kendime buldum bir aralık istiyorum kimsenin duymadığı bir anı koynuma sokup kendimle alay etmek istiyorum sonra eski şarkıları düşündüm bir hayli eski sığ alfabelerin içinde dönüp duran la ile başlayıp la ile biten bütün sıkılgan geceleri geceler öylesine uzattılar ki sabahı ben artık burada kimse değilim yanımdan önümden ve arkamdan ve üstümden geçerken bir an baktığınız hayatların son bulması geçen bulut düşen yaprak ve yakamozlar ne çabuk üzülüyor biterken insan hala bir merdiven heyecanı yaşamak ikişer üçer atlamak göğe ayaklarını hissedip birazcık nefes almak gibi kapıların açıldığını düşünüp kollarınızda yalnızlığımı unutmak dikip gözlerimi gözlerinize aşk şarkıları söylemek ne güzel. |
-sizin şiirinizden-
derinliğine inmek var güçlü dizelerinizin
final örneği yahut
* kapıların açıldığını düşünüp
kollarınızda yalnızlığımı unutmak
dikip gözlerimi gözlerinize
aşk şarkıları söylemek
ne güzel.
sizcileyin