İlan
gülmeyi öğretiyorum aynaya
bir anda başlar halbuki hüzün diyelim ki yüzün rengi atmış bir yanlışını hatırlamış gibi susmuşsun donmuş bir nehir koynunda uyuyormuş gibi yüreğin soğuğa karışmış bağıramayan put gibi durmuşsun mesela anımsadın mı dilinde zehir susmuşsun özgeçmişini karanlık bir torbaya dolduramazsın hani film gibiydi hayat kaç kuzu bu bayram kesilecek kaç berfin kurbandı biliyorsun hapşırmaya mı başladın çok yaşa eylülün sonuna geldik, son u kasım alt katta, aralığa biraz soma gerekiyor tüm yıllar etrafa dağılmış, şefkatin taraftarı pek az ne acı değil mi? aslında bu kışta büyük cümleler yazacaktım ısıracaktım bağırdığımız her şeyi sonra seninle sevişecektim ardından yumruk gibi denizleri içecektim ama ben aranızda değildim senin yanında da değil çünkü kapalı devre çalışıyor kalbim sorular sormuyorum aynaya çünkü yüzgörümü isterim her cevaba ah şu nilgün aciz çocuk olur ama şifreyi vermez kimseye gülmeyi öğretiyorum aynaya pşşşşııkkk diye bir bakış ay ne fenayım... |
aynadaki hesap bağına uymazmış
şiir üzümlü aslında
dersi fen şıkkı a
:)