ZALİM MESAFELERAyrıların kalbine, Ok olur saplanırdı, Yollar eskiden. Çok çektiler, Bizden öncekiler, Zalim mesafelerden. Dinmezdi haftalar, aylar boyu; Yastığa konsa, Baş uğultusu. Şahin bakışlı yar Resminde hasret; O, yürek çarpıntısı! Ucu yanık adresini, Bilirdi her mektup Hicran kokusundan. Mâni olur yazılırdı, Turna katarıyla sitem; Sabah yelleriyle selâm... Şimdi her şey çok yakın, Bir uçuş mesafesi, Kamerada yüzün. Kavuşmalar ışık hızı; Çek ileti cepte sesi, Karşında yaz, gönder! Gerçi eş zamanlı kentler, Bir düzlem ayna dünya; Ama yürekten yüreğe, Açıldı mesafeler. Belki bizden sonrakiler, Yıldızdan yıldıza; Hap yeme içme, Kopkoyu gönül yalnızlığı... |
Gerçi eş zamanlı kentler,
Bir düzlem ayna dünya;
Ama yürekten yüreğe,
Açıldı mesafeler.
Belki bizden sonrakiler,
Yıldızdan yıldıza;
Hap yeme içme,
Kopkoyu gönül yalnızlığı...
İki zamanı çarpıştıran ve bu çarpışmanın sonunda dünden ve bu günden önümüze düşen faydalı ve zararlı parçaları koymuş şair ekranımıza. Aslında teknolojik gelişmenin insan hayatına getirdiği bir yığın kolaylığa rağmen, şiirin son bölümünde gayet açık ve vurucu dizelerle bu gelişmelerin gönül ve ruh dünyamızdan götürdüğü ve içini boşalttığı yüreğimize verdiği hasarın çapının ne denli büyük olduğuna dikkat çekmektedir. Yüreğine sağlık üstadım. Saygılarımla selamlıyorum...