Hazan Seni Fısıldar
Yüksek bir tepeden bakıyorum sessiz sessiz,
Mahzun mahzun süzülüyor sevda sandalları. Bu koyda senden bir haber yok, ne gölge, ne iz Mevsim hazan, yapraklar terk ediyor dalları. Hayat, bir süre daha oyalayacak sensiz, Yaslandığım son duvar da yıkılana kadar. Her vefasızlık, ölümcül bir darbedir kefensiz, Ve direneceğim, son kurşun sıkılana kadar. Kırıldıkça her hücremden bir ah yükselecek, İnadına gülümseyecek eylül güllerim. Saklanan umut elbet bir sabah tüllenecek, Zümrüd-ü ankaya ilham verecek küllerim. Hicran, barındırır en muamma sevdaları, Sabır, tutunduğum en kavi daldır bilesin. Hep üzerime gelse de özlem dalgaları, Varlığın ruhumu yüzdüren saldır bilesin. Sürgün şairini dinleyen martılar yaslı, Mehtap için gün sayıyor kederli geceler. Daha fazla sararmadan gel, ey hilal kaşlı! Hazan seni fısıldar, dilim seni heceler… 12.09.2014 Muhittin Alaca |