Ölmedim
Ardından gelirim, demiştim fakat,
Çok daraldım gülüm, hâlâ ölmedim. Mecalim tükendi, kalmadı takat, Çok yoruldum gülüm, hâlâ ölmedim. Sen yoksan, her şey boş, sıfır var elde, Sığamadım, hiç bir çevreye bil de, En son yerim, maden şehri bir belde; Çok sürüldüm gülüm, hâlâ ölmedim. Hasretin sönmeyen, kor ocak gibi, Akıyor alnımdan, ter sucuk gibi, Dağlarda gezerim, bir kaçak gibi; Çok sarıldım gülüm, hâlâ ölmedim. Hayat acımadı, belimi büktü, Tufanlar, depremler, üstüme çöktü, Güvendiğim dostlar, hep çürük çıktı; Çok kırıldım gülüm, hâlâ ölmedim. Aşkınla bir ömür yandığım için, Her güzeli seni sandığım için, Adını sürekli andığım için; Çok yerildim gülüm, hâlâ ölmedim. Tren istasyonu gişelerinde, Varoşların bozuk şoselerinde, Sabahçı kahvesi köşelerinde; Çok görüldüm gülüm, hâlâ ölmedim. Meyletmedim mala, gani pullara, Minnet eylemedim, fani kullara, Ömrümü kemiren, cani yıllara; Çok darıldım gülüm, hâlâ ölmedim. Girdim kaldım, sonu yok bataklara, Direndim her gece, şok, ataklara, İlletler düşürdü, sık yataklara; Çok serildim gülüm, hâlâ ölmedim. Elbet biter bir gün, çektiğim çile, Kabuslara derim, git güle güle! Kurşun değil, kılıç değil, dil ile, Çok vuruldum gülüm, hâlâ ölmedim. Yaşıyorum, buysa yaşamak eğer, Haberim yok, selam okunmuş meğer! Kavuşmak mahşere kalsa da değer, Bak yâr öldüm, sanma hâlâ ölmedim! 07.09.2024 Muhittin Alaca |