Yollarına baka baka yoruldum,
Meyro geri dönmen, zor mu bu kadar?
Senden başkasına, sanma vuruldum,
Meyro sana ölen, var mı bu kadar?

Ulaşmıyor artık, haber, selamım,
Ne mektubum varır, ne tek kelamım,
Kalmadı mecalim, küstü kalemim;
Meyro sıla yurdun, ar mı bu kadar?

Bekleyen suretim, sert taşa döndü,
Sızladı yüreğim, dert başa döndü,
Mevsimler değişti, mart kışa döndü,
Meyro geliş yolun, kar mı bu kadar?

Beste gözlerine, talip bulunur,
Hasta hallerine, tabip bulunur,
Liste uzar lakin, sebep bulunur;
Meyro herkes candan, yâr mı bu kadar?

Bıraktığın şehir, tarumar oldu,
Yaslı akar nehir, gül bağım soldu,
Zaman artık ahir, vademiz doldu;
Meyro vicdan gözün, kör mü bu kadar?

Sana gurbet elden, başka yer yokmuş,
Bitimsiz, sınırsız, aşka yer yokmuş,
Şiire, gazele, meşke yer yokmuş;
Meyro gönül köşkün, dar mı bu kadar?

Herkes çıktı aya, biz kaldık yaya,
Tüketti ömrünü, gün saya saya,
Doğuştan çilekeş, şu Alaca’ya;
Meyro azap vermen, kâr mı bu kadar?

05.05.2024
Muhittin Alaca