yorgunluk sinsi bir ölümdür..yorgunluk düşer,sıcaklığı tıpkı gölge gibi karıncalanır bütün bedenimde, acıtır beni,kurutur yüreğimi, duygularımı ve hissiyatımı benden söküp almaya çalışır ve sanki sayılı günleri olan sanrılı bir hastaya döner hayatım. kalemi elime almaya mecalim kalmaz şu düşen kağıdı yerden kaldırmaya gücüm olmaz bütün satırlar yarım yamalak terk edilmiş bir hikaye olur sanki acıyla kıvrılır her harfi mutlu bir sonla tamamlanmak için. oysa benden uzak olan mutluluk her şeyden uzaktı. içime düşen yorgunluk hayatın bütün dönemeçlerinde isli bir lekeydi. tebessüm eden gözleri,lirik ve duygu yüklü her şeyi benden alıp götürüyordu acımasızca nereye dokunsa orada kendine ait bir yara bırakıyordu ve o yara her gün biraz daha kangren biraz daha ölüm kokuyordu. biliyorum her ölüm soğuktur lakin bu yorgunluk keşke beni bitap düşürüp kendine teslim etmeseydi diyorum. ve her gün azar azar öldürmektense bir defa kafama sıkıp öldürebilseydi. kırşehir/2014 |
Çokca iyidi sevdim şiiri