CENNET YOLU MACERASIhiçbir ayaz bizi teslim alamayacaktı, fevkalade kararlıydık. gecenin son ateşini, en yangın yüreğimizi söküp onunla yaktık ne kadar kanadı geniş, gagası keskin alıcı kuş varsa üzerimizde ve ne kadar yalnız ve cesursak her ikimiz de, o kadar da kalabalıktık işte . hiçbir ayaz bizi teslim alamayacaktı, son derece kararlıydık. el-ele tutuşup avuç içlerimizde ilk sabahı böyle karşıladık akmayan kevser çeşmelerinde kırağılarla yüzümüzü yıkadık dalından koparmadan yediğimiz, bir ham meyve olduk birden göbek adı yasakmış çocuklarımızın, bilemedik ki severken . çocuklar; uzun çığlıklarımız gibiydi şimdilerimizden çok uzaklarda yeşil dersen hiç yoktuk, mavi dar geliyordu tezgahlarımıza yapraklardan tütsü yapıp, balık avlıyorduk tok karınlarımıza ama bir an geliyordu ki canımız taze ekmek kokusu çekiyordu ne kadar yakın dursak bacalara, rüzgar başka yöne esiyordu. rüzgar; uzaklardan çığlıklarımızı getiremiyordu çocuk kokusuyla yaldızsız apolete benziyorduk , bilgi fişlerimiz alınlarımızda belli oluyordu ele geçeceğimiz, ne kadar saklansak en sonunda sustuk nedensiz bir paçavra gibi, sakladık dokuz köyümüzü ve bir gece vaktinde işte, göz-göze bulduk gökyüzü ile gözümüzü ne rüzgar, ne çocuklar, esmediler, gelmediler, biz gittik yanlarına. hiçbir ayaz bizi teslim alamayacaktı, fevkalade kararlıydık yaktığımız son ateş çoktan sönmüştü oysa, farkına varamadık şimdi kutup sularında bir aysberg benzeriyiz uzandığımız yerde ve ne kadar cahilsek öylesine saklanıyoruz ki derinlerimizde aydınlığımız onun için yalnız işte. hiçbir ayaz teslim alamadı bizi, gece çok uzunmuş ona aldandık. ………….. bitmişti işte arıtılmış zehir-zemberek gibi bir gecede sıcak meltem buharları dans ediyordu ellerimizde. hani nasıl uyku bastırır, uzun sevişmelerin sonrası, bitmişti, şimdi öyleydik işte …. çocuk gibi, çocuklar gibi, cam olmuştuk, düşsek kırılacaktık ….. CEVAT ÇEŞTEPE |
göğüs kafesime dar geldi kainat...