doğum travması.
öncelikle
ama özellikle değil bir sineğin ayaklarıyla aklımıza konan hurafeler. ve konduran hayat bilgisi içindir : kesin çizgilerin altında kendini kesip kaça böleceğini bilen kadınlar. tanrının ayaklarına kapanıp gözlerini kapatan adamlar. zorlanınca tünellerine tunç dökülen sınırlar evlere kapanan kalıcı duygular ile. evlenen yurtsuzlar arasında çamurunu ıslatıp. yüzünü yontmaya başlar akıl _çünkü çarpıtılmış bazı mimikler için çığlıklarda ağız fazla açılmaktadır_ bozuk bir meme gibi. göğüste emildikçe söner cehennem sünen günlerde. kimse yazma bilmediğinden endişe etmez okuyabildiği sürece sürece dahil olan şiirlerin tanıklığı geçerli değildir. aklın silindirleri harekete geçtiğinde _bir basamak daha inilir incelikler tepesinden_ ve ardında aradıklarını bulmak için içinden atıldığı ışıkla. içine atıldığı dünya arasında doğrulur akıl. bu sırada kin doludur dinler. durmaksızın dinler anlatılan acılar. göktaşı kadardırlar oysa yakamozlar ve gençlik geçicidir ılıman kumlara karışan. kaçamaklar öpüşmekten dudağı morarmaklar hiç umurunda olmadan öylece yatağa uzanmaklar. geçidir bunları bir fazlasıyla bilir akıl ama bir akne gibi kalbimizi lekeler ergenlik çağlarında _çat kapı dikilir. iğneden ipliğe ipe sapa gelmez seneler ve varlığı. bir varlığa armağan edenler_ kazılarda ortaya çıkmaz o çok amaçlı inançlar. ve akıl kapalı kapılar ardındadır artık şifreleri taşıyan kurye ne zaman silkinse. alım yoldan çevrilip. hizaya çekilir herkesin içinde. kuşkunun kolları uzar ve hareketli coğrafyası durulur evlerden başka çıkış yolu yoktur sokağa. uzaktan bakan insanların _beyaz çitlerden çıka gelen ve çıt çıkarmayalım diye sesimizi çıtçıtlayan bir doğum travmasıdır bu öncelikle değil ama. özellikle ölünür. yarım yamalak_ 1872bin14İst. |
evet ama bunu şiire nasıl evirebiliriz.,.
descartes, düşünceler adlı eserinde; tin ve bedenin birbirinden bağımsız olduğunu düşünür fakat yaklaşık iki yy. sonra bu fikrin yanlış ve yetersiz olduğu anlaşılır.
beden, zihnin emirleri ve beslemesiyle türlü reaksiyonlar verir ve alırdı.
dışarıdan baskılanan her komut ise, naturel bütün veriler adına birer parazitten başkası değildi.
çok acımasız bir bellek taramasından sonra kendime şöyle diyorum; içimizde hazır bulunan en saf bilgi,. doğanın yasalarına uymaktır.
uyduğumuzda bulunacak şey, savaşsız bir bünyenin mutluluğu ve dışarıdan gelen bildirimlerin
misafir gibi, sinek gibi, konup kalkacağı.,
bütün bunları ve şiiri de bireyden başlayıp dairesel bir genişlemeye uyarlamak ve öylece anlamakta çok mümkün.
biz, suyun yüzüne bakanlar ve dipleri görebilenler olarak ikiye ayrılmış olabiliriz.,
ama bilgiyi süzümleyen ve beynin en küçük yapısı olan şey her neyse o sende bir fazlasıyla var
ve sen bunu korumaktasın
ilk sorunun yanıtıydı şiir, wesselam.
wewin tarafından 7/19/2014 11:10:01 AM zamanında düzenlenmiştir.