Evler
sevişerek yol alan iki sevgiliden başkası değil
ardımız orman ışıkları ile yıkanıyor sıcak kanat seslerini işit çatıyı onaranın kim olduğunu bilirsen sessizce veda edecek olan güneş için söz veriyorum evler insanlardan daha küçük olacak ayağını suya batıran denizi koşarak geçiyor ona iki bulut öteden selam söyleyin sarı boyaları çok yakışmış evinin duvarına gülümseyişinde üzgünlüğünü tutan yeşil ellerimi de verin serin şarkılı yapraklar geçsin dudaklarından gölgesi korkutucu sakat çocuk ve onun üzülen annesi için bu esintiyi başınızdan aşağı dökmek zorundayım söyleyin babası da üzülmesin nihayetinde bütün kağıtlar solacak bir gün uykunuzun sebebi arkanızda cıvıldayan kalabalık hislerini yontup derin dereden su taşıyan yorgun ihtiyarın gözlerinde azmettirici bir hayal yaşıyor soğuk duyguları serin rüyalarla yıkanan yolcu uyanmak ister misin şimdi eyvah vakit durdu ilerlemiyor havada süzülen zaman değil açık maviyi sırtıma giydiren elleriniz ve sizin turuncu gençliğinizin içinde özel bir aşk dokusu var dinmesin diye arkamı dönüp söylemeli miyim size acısını azaltmak için kendini seven savaşçı parmak uçlarınla yüzümü okşayıp onu bana getirirsen söz veriyorum evler insanlardan daha küçük olacak. |
yokuşlardır yol'un kıymetini artıran.
yürümek...
bitmeyecek sevdâ serin esse de..