MİL
oraya bir yerlere çizilmiş
yuvarlak bir zaman ahengi içinde kadınlara çok yer var buyrun alt geçit sizin üst geçitte bir köpek var dikkat ısırırsa bu şehir çok namahrem elinde paçanga böreğiyle suda yürüyecek dişleri zencinin kafasında bir kel var düşürüyor yürürken elinde tuttuğunu oysa hızlı tren geldi memlekete nasıl sürünür veda cümlesi arnavutlarda ama bir gazino açmıştı şurada seksenler veya doksanlar adı konmamış bir adam vardı şapkası lakin çok aromatikti uzandım tutundum düşmedi işlek caddeleri ölümün boyum uzamış mıdır? zarf diye bir şeyler vardı işte ve elma dolu gökler hayal edememekte bir çift sesi yürüyün yürüyün koşuyor çarşafımdaki leke giz diye bir şey vardı bu ölümde ama en gizemlisi çocuklarıydı gazzenin üstü açık bir bulutta cennet olma hevesi belki ya öldüyse çıplak örgüleri annemin saplandı kaşlarımdan kalkan son trene yetişemedi mundar güzellikteki muazzam kedi |
SAYGILARIMLA