İki Kişilik Son Orkestra
o gün üçüncü sayfanın içinde durduk
tartışılmaz olanın bitirdiği bütün sonralar ve eskiler için veda etme vakti geliyor diyen zamanın bir adım daha sonrasını düşündük artık bütün köprülerden beraber geçiyorduk eğilecek olsam gölgem ve ben senin için bir hakikat trajedisi veya değilim sonsuz kıratlık elmasların içinden çıkış yok parıltılar ilerliyor oysa ne saçma şeydi aynı anda oradan geçenlerin parçalara bölündüğünü görmek ip ve saksının şaşkınlığı insana ödünç verilmiş kızıl günlerin son akşamında ne düşünüyorsunuz öyle basit matematik hesaplamaların dibi ganimet yağmuru kadar çok edebiyat olsa hiç şaşmam onca şeyi nereye sığdırıyorsunuz öyle bizim bildiğimiz karanlıkların ötesinde daha coşkulu atılacak oluyorsunuz üstümüze diyorsunuz ki kalenin şimşeklerini dindirdik beyazlığın ağlayan ağıdında eski çağ düşüncesi ironi peronunda yalnızlık şarkısı söyleyen iki kişilik son orkestra oluyorum ters sularla düşünüle gelmiş çiğneme ağız yoruluyor tutunacak yeri yok küçül bakalım diyor intikamcı cüce benim kadar ol ve gör dünya bizim için iki kat daha büyük senin düşündüklerinden gözlerini açtığında oracıkta sana umudun uzunluğunu soracaklar hemen cevap vereceksin tamam mı duygu hızında hazırlanmış son isteğin ne olabilir. |
ağız yoruluyor tutunacak yeri yok
küçül bakalım diyor intikamcı cüce
benim kadar ol ve gör
dünya bizim için iki kat daha büyük
senin düşündüklerinden
kutlarım kalemi saygılar