Bu Merdiven Yorgunluğu İçin Söyle Nereye
küskün ışıkların başka yörüngelerde beklediği
bir ikindi üzeriydi sıkışıp kalan vardığım kapılar insanlık çağı toprağa girsem selam ederler çıksam çok olur kuşlar bu merdiven yorgunluğu için söyle nereye bak sular sancılı artık içilmiyor oturup kalsam delidir derler bilmem ne yapsam acıttım kendimi bir midye kabuğunda bu gün eski dalgalarla sürüklenirken kıyıya aniden geldik yankılar ülkesine bir avcının elinde böyle şimdi ne yapsam denedim bir yalnızlık bulmayı gördüm dağar ırmaklara doğru yeşil duyulmadık sesler işittim anladım ki aradığım boşluk bu değil kendimi nasıl avutsam badem altında sevgiden çardak yoğunlaşıyor fısıltısı yaprağa doğru rahatlığı tadınca sevgili uyku belkide gölgelerin yorgunluğuyum nasıl uyansam. |