İçimde Bir Kız Çocuğu Var Ağlayan
Keşke bütün çocukların senin gibi eşsiz bir sığınağı olsaydı bu
hayatta...K e ş k e! Gelseydin cirit atmayacaktı dilsiz acılarım canhıraş bedenimin her bir zerresinde öksüzlüğüm gün be gün dağlamayacaktı g-özlerimi yok oluşların en afillisini seçmeyecekti sahipsiz Nâgehan kimliğim içimin renkleri öldü baba küstüm gökkuşağına ruhuma giydirdiğim simsiyah geceler şen gülüşlerimi ç-aldı dudaklarımdan bak ağıtlar yakıyor gözlerim gamzelerim hasretin eşiğinde ruhumda bir çocuk ölüyor ne olurdu sarsaydın beni gölgenle üşüyor ağustos böceğin her gün biraz daha ölüyor ahuzar meleğin gelseydin düşmeyecektim İncir ağacının başından gecenin o kâtil ayazına lime lime edilmeyecekti canım iblisin fink attığı idam sehpasında yetmiş kat cehennemin nar/ında yanmayacaktı ellerim yüzüm yokluğunun arefesinde gözlerini devirmeyecekti toprağa hıçkırıklarım öpmeyecekti soğuk mermer taşlarını yıldızlar kayıyor gözbebeklerimden resimler dindirmiyor siyah beyaz özlemimi boğazımdaki bu yumruk canımı yakıyor baba geçmişin ipiyle iniyorum dipsiz kuyulara s/ağır şimdilerde tüm sevgi sözcükleri gelseydin bağrıma kat kat efkâr basmayacak çığlıklarla örmeyecektim sana olan düşkünlüğümü, düşlerime katre katre dökülmeyecekti çıplaklığım bu kadar çok susmayacak susamayacaktım sana yetimliğimi koynumda taşmayacaktım her bayram arafesinde... gelseydin baba!... gelseydin şekilsiz ruhumla sendelemeyecektim sen kokulu toprağını her öptüğümde hiç bu kadar ıslanmayacaktı yanaklarım Aminler sürerken yüzümün coğrafyasına gözlerim seni aramayacaktı ıssız köşelerde vedalaşırken, şubat soğuğu yakmayacaktı henüz bâkirliği bozulmamış ellerimin kınasını... gelseydin baba gelseydin öptürecektim nar çiçeği yanaklarımı haykıracaktım özlemlerimi sana olan sevgimi sesim kısılana dek! sen bir kez öldün ben bin kez gömüldüm baba… Şimdi gönül sarayındaki Atasını kaybeden yaşlı bir çocuğum ben ..Ondandır bu gurbet elde harabeye dönüşüm.Ondandır! Nagihan Ergül sesiyle şiirime nefes olan Selma Şengül’e teşekkürlerimle... |
Yağmur kokulu ve yaşlı,
Ardıç dalları arasına…
İdam ediliyor,gözlerim,
Hüzün kokan,ay ışığı sofrasında…
Çakal,baykuş sesleri dört yanımda,
Bağdaş kurup karşısında ateşin,
Vuruyorum mızrabı,
Yetimliğimin yanık noktasına…
Babam,ah babam…
Olsaydın şimdi yanımda,
Olmazdım kurda kuşa yem,
Issız dağların,tam ortasında…
Tüketti ışığını,yüreğimin,
Metropollerin acımasızlığı…
Kalakaldım gurbet ellerde tek başıma,
Hasretim,anamın tarhana aşına...
Gene yalnız,boynum büküktü baba,
Sensiz bu bayram namazı sabahı…
Çok özledim be baba,
Ellerinden öpüp,bayram harçlığı almayı…"
bugüne kadar okuduğum ve duyumsadığım en güzel babaya yazılmış şiirdi...çok etkilendim ve sarsıldım bir eğitimci olarak...bir babaya ancak bu kadar güçlü kelimelerle ve içten seslenebilir bir insan...acizane ben de babama dair yazdığım bir şiirle yanınızda olmak istedim...
tebriklerim,muhteşem eserinizdeki duygu nehrinin büyüklüğüne ve içtenliğinedir...saygılarımla...