ATAMBaşkaların yüreğine korku salan bizim içimize düşen aşk’sın sen... Gene dipdiri gene güneşli saçların ve kabaran deniz gibi çalkantılı gözlerin Gülerek bakıyor bize, durmadan tazelenen bir sevda bu Dün gibi güzel Bir çocuk gibi narin Bize bakıyor gülümseyerek Ya o adam n’oldu? Kucaklayan seviyle Canevimin yeşeren yaprakları içinde Ahh ATAM... Yağmurlar yağardı önceleri şimdi yağmurlar ayrılık yağmurları yalnız bulutlar kaldı şimdi kapkara bulutlar birde gözden yiten pislikler bataklık heryer..! Tutkumun ateşi içinde Ilık gecede ay ışığı altında atılmışız kollarına Buz bağlamış yüreklerin yanında nasırlaşmış yaralarımız var Ne kadar uzakta ve nerede olursan ol Duyur bize sesini Uzat elini bize... Çık gel ATAM birazda cennet özlesin seni Bu gökyüzü mavisinden de ötede Peçesiz yüzün ışıldıyor Belki rastlarız sana ufukların bir ucunda bakma sen alçaklara onlar bir toz bir duman Sen çık gelde heryer bahar Toprağın tohumudur kaldırdığı harman! Haydi..! duyur bize kendini Bir çalı dibinde Hatıralar ormanında birden çıkıver karşımıza kurtar bizi Gökyüzünün çekildiği ve kucakladığı adam ATAM Usuldan usuldan giriyor düşüme üzgün durma öyle Gönlümüzün kurumuş havasından kurtar bizi. |