KONFETİ ÇOCUKLARkonfetiler, konfetiler, konfetiler … sanki gelenler, bir seferberlik sonrası, savaştan dönenler şehir, kendi karanlığının alışılmış yağmurlarında ıslak ama gelenler üzerine bir sevinç gibi rengarenk haykırarak saklanmış bir şiirin en sona yaklaşmış satır aralarında izlemektedirler bir çocuğu oynarken, şehrin çatı katlarında. konfetiler, konfetiler, konfetiler …. gece yarılarının kulaklarına bir fısıltı gibi inmekteler: ağzım çok kurudu bu gece, ateş basması gibi susamışlıklardan haydi soğumuş bir pınar sesi gelsin, çağlarcasına uzaklardan silinsin pencerelerimizin üstüne sinmiş tüm bulutlar biz yeni yıldızlardan yaratalım, el değmemiş oyuncaklar. çocuklar, çocuklar, çocuklar … korkmadan söyleyin içinizden geçeni, yanlış anlamazlar. biz şairiz deyin mesela, onun için benzeriz yıldızlara ve firardan değil sevdadan saklanırız satır aralarında. bakmayın sofranızda ve başucunuzda görünmediğimize hiç mi bir rüzgar hissetmediniz dün gece yüreklerinizde. çocuklar, çocuklar, çocuklar … ellerindeki makas ve renkli kağıtlardan konfetiler yaptılar çıkıp dolunay’a ışık yollarından, yazdılar beyaz tebeşirleriyle yazdılar, dudaklarında ıslık olan şarkıları bilinen sözleriyle. sonra umut mavisi ve bereket yeşilini boyadılar aşk kırmızısına gökyüzünde artık bir değil iki ay vardı uykuya daldıklarında … CEVAT ÇEŞTEPE |