elais XX
elais gelme sakın geldiğinde
solyanım daki çukuru boş yüreğimi paramparca diğer yanımı bu köhne balıkcı kasabası gibi yıkılmış bulacaksın... belki yıkılmayacaksın acılarına tutunarak ayakta zorda olsa duracaksın ... kasabanın dar sokkaklarında çamurlara belenmiş dün kırıntılarını diz çöküp deliler gibi arayacaksın... öfkelenme yumruklarını sıkma adımı tükürme öptüğün dudaklarınla kahırlar kusma... elais mendireğe yürüyeceksin başın önünde deniz fenerinin dibinde başımı koyduğum dizlerini yumruklarınla döveceksin küfrün bini bir para dövüneceksin göz yaşıyla dağlayacaksın gamzelerine dolan gülüşleri ağız dolusu küfredeceksin kendine yarınlara dilini koparırcasına ısıracaksın ... göksuyu dumansız yakacaksın salaş meyhanede o şarkı çalınıyor olacak belki duyacaksın ´bu şarkı bizim olsun aşkıma son söz olsun´kahrolacaksın... elais gök başına çökecek mavileri unutacaksın kapkara günlere mahcup ürkek merhaba demeye utanacaksın.... onlarca şiirde sen vardın bir bir diline dolanacak her mısrada yeniden yanacaksın mabedimiz dört duvar yıkılacak üzerine delireceksin gülüşlerimiz çınlayacak kulaklarında hıçkırıklara boğulacaksın... adımı anacaksın mırıldanarak soğuk duvarlarla gölgelerle konuşacaksın için titreyerek elais karanlık üzerine yürüyecek bitip tükenmez gururunla son savaşını kaybedeceksin soluğu mu sıcağı mı geceler boyu deliler gibi arayacaksın... elais bensiz gecen günlerin ömür değil ölüm olduğunu geçte olsa sende benim neler çektiğimi bir gün anlayacaksın... Hasan ODABAŞI |
elais
karanlık üzerine yürüyecek
bitip tükenmez gururunla son savaşını kaybedeceksin
soluğu mu sıcağı mı geceler boyu deliler gibi arayacaksın...
çok güzel bir anlatım gurur kibir sahibinin prangasıdır
tebrik ederim Selamlarımla