Ölü şeyhler kapısışimdi sen sahil yolundasın gözlerinde martı çığlıkları gülüyorsun okuldan çıkmış şen şakrak çocuklar geliyor peşinden eteklerini çekiştiriyorsunuz rüzgarın iyisin hoşsun daha ne olsun ben ise bir sandukanın içinde Fatihasız bekliyorum eski sevgililer günü mü bu gün neden yokum yanında unut sen şimdi bütün bunları usul usul eskit beni küfret çay bardağına hayal koy gözlerini yum ve iç bir kerede kahrolup gitsin boğazındaki o yumruya takılı kalmış kavuşma fikri biliyor musun kimseler söylemez hep bir acabası kalır insanın içinde aşk varsa oysa en çok sen kirlettin kalbimizi sevimsiz kıskançlık nöbetlerinin sonunda geldin dikildin ölü şeyhler kapısında benim sandukam kırıktır örtüm yırtık geldin gittin paçavraya çevirdin kisvemi önüme düşürdün külahımı oysa seni dalyanlara vermeli kılıç balıklarına inat uzaklara daha da uzaklara değsin diye gözlerin hınca hınç zıplamayı öğrenmelisin o zaman görebilirsin belki kalbimin sana değen renklerini o zaman bir deniz şehrinden bozkıra bağıra çağıra da olsa bakabilirsin belki |
Eksik olma hiç; var ol Önder...